Hamileliğin ilk 20. haftası arasında meydana gelen hamileliğin kendiliğinden sonlanması durumudur. Düşük durumu genellikle hamileliğin 13. haftası içinde ortaya çıkmaktadır. Düşük, genellikle çok nadir olsa da birilerinin hatalarından kaynaklanabilmektedir. Düşükler farklı şekillerde olduğu için uygulanacak tedavilerde ona göre olacaktır.
Düşüğün Belirtileri
Vajinadan gelen hafif bir akıntı ile lekelenme ya da ağır ile hafif arasında görülen ve geniş bir alanı kapsayan kanamalar düşüğün ilk belirtileri arasındadır. Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta ise 4 kadından birinde bu kanama ya da lekelenmelerin görülmesidir. Kadın hamileliğinin ilk 3 ayında çamaşırında leke ya da kan görürse bu onun illaki düşük yaptığı anlamına gelmez. Eğer şüpheniz var ise doktorunuza danışmanız sizin daha sağlıklı bilgi almanızı sağlayacaktır. Kadının karın bölgesinde duyduğu ağrılar düşük belirtisi olabilir. Ağrıların görülmesi genellikle akıntı ve kanamalar ortaya çıktıktan sonra olmaktadır. Ağrıyla birlikte kramplar ortaya çıkabilir. Karında oluşan ağrılar uzun süre devam eden, hafif ve keskin şeklinde olabilir. Ağrı, sırt ve kalça bölgesine yayılma gösterebilir. Eğer kanama ve ağrı birlikte ortaya çıkmışsa o zaman kadının düşük yapma olasılığı oldukça yüksektir. Ateş, halsizlik durumu, mide bulantısı ve kusma, sırtta ağrılar düşükte diğer belirtiler olarak göze çarpar.
Düşüğün Nedenleri
Düşüğün oldukça farklı nedenleri olabilmektedir. Çoğu zaman kesin nedenini tam olarak tespit etmek mümkün değildir. İlk 3 ayda ya da ilk defa meydana gelen düşüklerde ki en yaygın neden kromozomda oluşan bozukluklardır. Bozukluğun oluşması döllenme aşamasında ortaya çıkar. Bebeğin gelişimi eksik ya da fazla kromozom yüzünden ortadan kalkar. Böyle bir durum her anne adayının başına gelebilmektedir. Bebeğin gelişiminde önemli bir role sahip olan plasenta gelişiminde yaşanan herhangi bir problem bebeğin beslenememesine neden olacağından düşük meydana gelebilir. Kadın, hamile kaldıktan sonra embriyo vücut tarafından yabancı bir madde olarak algılanmaktadır. Bunun nedeni ise embriyonun yarı dokusunun babadan gelmesidir. Bu bir yabancı dokudur.
Vücut normalde tepki olarak bundan kurtulmayı seçecektir ama araya çeşitli koruma mekanizmaları girince vücudun bağışıklık sistemi embriyoyu kabul eder. Bazı hamilelik durumlarında embriyoyu koruyan sistemde bir sorun oluşur ve bunun sonucu olarak bağışıklık sistemi embriyoyu reddederek düşüğe neden olur. Antikorlar vücudun enfeksiyonlara karşı savaşabilmelerini sağlamak için bağışıklık sistemi tarafından üretilen proteinlerdir. Birden fazla düşük yapan kadınların kanlarında aPL denilen bir antikor değeri oldukça yüksek görülür. Bu antikor kan pıhtısına yol açmaktadır. Oluşan bu pıhtılar embriyonun alması gereken kanı engeller ve düşük oluşur.
Kadının ikinci 3 ayda düşük yapmasına neden olan bazı hastalıklar görülebilir. Bu hastalıklar arasında şeker, yüksek tansiyon, bağışıklık sistemi hastalığı, böbrek hastalıkları, tiroit hastalıkları ve çölyak hastalıkları bulunmaktadır. Annenin hamileliği sırasında geçirdiği enfeksiyonlar, yaşının ilerlemiş olması, kullanılan bazı ilaçlar, sigara ve alkol almak, şişmanlık, hormon bozuklukları veya yetersizlikleri, rahim ve rahim ağzında oluşan yapısal nedenler düşüğün sebepleri arasında sayılabilir.
Düşük İçin Önlemler
Kadın hamile kalmaya karar verdiği andan itibaren sağlığına 2 kat daha dikkat etmek zorundadır. Düzenli olarak beslenme, egzersizler, stresle baş etmeyi öğrenme, sigara ve alkolden uzak durma yapılması gereken ilk uygulamalardır. Herhangi bir ilaç almadan önce mutlaka doktorunuza başvurun. Bunlar bitkisel ürünler olsa bile bunu doktorunuza mutlaka danışın. Kafein içmeyi bırakın. Radyasyonun olduğu yerlere, bulaşıcı hastalık ve x-ray cihazının olduğu yerlerden uzak durun. Sizi yaralayacak spor aktivitelerinden kaçının. Normal olarak yapılan egzersizler, cinsel yaşam, çalışma hayatı ve depresyonun düşüğe neden olup olmadığı konusunda herhangi bir bilimsel bilgi yoktur. Bu konularda herhangi bir şüpheniz bulunuyorsa bu konuları doktorunuzla paylaşabilirsiniz.