Günümüzde herkes Google’ın arama algoritmalarında yüksek tıklanma oranları ve üst sıralarda listelenmeler elde etmek istiyor. Her ne kadar genel olarak Google’ın kullandığı 200’e yakın web sitesi sıralama faktörü bulunsa da – bunlardan bazıları kanıtlanmış, bazıları tartışmalı ve bazıları tamamen uzmanların deneyimlerine bağlılar – konu arama motoru optimizasyonuna geldiğinde bunlardan hangilerine odaklanmak gerektiği önemli bir soru olma özelliğini koruyor.
Peki Google için en önemli kriter hangisi?
Bu soruya Google Arama Kalitesi Uzman Stratejisti Andrey Lipattsev “içerik” olarak cevap veriyor. “Ve bu içerikten sitenize yönlenen link “ diye de ekliyor.
Son zamanlarda çok sayıda kişinin linklerin bir öneme sahip olmadığına ilişkin yanlış yorumlarda bulunduklarını görebilirsiniz. Artık SEO yapmanın linkler olmadan yeni bir yolu olduğunu düşünüyorlar. Bu yanlış olduğu kadar, tehlikeli de bir öneri diyebiliriz. Bu noktada Andrey Lipattsev’in söylediğini aklınızdan çıkarmamınızı öneriyoruz.
Hemen hemen her seferinde söz konusu 200 sıralama parametresi içerisinde linklerin öneminin ne kadar yüksek olduğunu görüyoruz diyebiliriz. Şöyle ki:
Sahip olduğunuz dış linklerin fazlalığı. Ne kadar fazla o kadar iyi.
Dış linklerin bağlantı kelimeleri. SEO-amaçlı linkler içeren bağlantı kelimeleri hedef sayfa ile alakalı olmalı.
Dış link kaynaklarının kalitesi. Adı sanı bilinmeyen bir Blogdansa akademik bir dergiden veya saygı değer bir haber kaynağından gelen linkler daha iyi seçimlerdir.
Linkler SEO stratejisinin her zaman değerli bir bölümü olmuştur ve pek çok SEO ajansı müşterilerini Google’da ilk sayfa sonuçlarında çıkarabilmek için söz konusu sektörle alakalı linklere yoğunlaşırlar. Bunun nedeni başarılı bir SEO çalışmasının başarısıyla, bir siteye yönelik linklerin hacmi ve kalitesi arasında bir korelasyonun bulunmasıdır.
Unutmayın ki, her ne kadar linkler büyük öneme sahip olsalar da, içerik, Moz Authority ve Page Authority değerleri de öneme sahiptirler ve herhangi bir SEO stratejisinin başarılı olabilmesi için değerlendirilmelidirler.
İçerik Pazarlama ve SEO
SEO ve içerik pazarlama alanları birbirlerinden birkaç kritik alanda ayrılıyor. Fakat bu iki alanı birbirlerinden tümüyle ayırmak da söz konusu değil. SEO genelde daha dar ve daha teknik bir alan. Bununla birlikte içerik pazarlama daha geniş ve daha bütüne ait – bunu bir karenin bir dikdörtgen olmasına fakat bir dikdörtgenin bir kare olmamasına benzetebiliriz. Aşağıda bu iki alanın nasıl kesiştiklerini görebilirsiniz:
SEO’yu onun spesifik ve teknik uygulamalarını içerik pazarlamaya yönelterek daha geniş anlamda uygulamanız söz konusudur.
İçerik pazarlama başarısı elde etmenin tek yolu ise SEO teknikleri uygulamaktır.
Konuya farklı bir açıdan bakmanın yolu ise şöyle: SEO talep yaratır. İçerik pazarlama ise bu talepleri yerine getirir. SEO gereklilikleri belirtir. İçerik pazarlama ise bu gereklilikleri tamamlar.
2017 algoritma güncellemeleri
Ocakta, Google mobilde bir sayfaya girdiğinizde doğrudan karşınıza çıkan reklamlara ve pop-up’lara yönelik sert cezalar getirdi. Arama motoru ayrıca bu cezaya ilişkin nadir şekilde yaptığı üzere beş ay öncesinden site sahiplerine uyarılarda bulundu.
Hiç şüphe yok ki, 2017’de yeni algoritma güncellemeleri gelmeye devam edecek, fakat yine bu yılda da SEO çalışmalarınız, SEO stratejilerinizin ne oranda linklere ve içeriklere yoğunlaştığına bağlı olarak gelişmeler gösterecek.