Çalışan Kadın Olmak Gerçekten Zor mu?
Çalışan kadınlar genelde bir çok konudan şikayetçi olurlar. Hem çalışmak, hem kadın olmak, hemde evli olmak yani evin sorumluluğunu da üzerinde taşımak kadınlar için büyük bir yük gibi görünür dışarıdan. Hele birde çocuk varsa, işler daha zorlu bir hale gelir. Peki, durum gerçekten de böyle midir? Kadınlar sadece anne, ev hanımı ya da çalışan bir birey mi olmalıdır? İkisi bir arada olunca işler zorlaşır mı? Bizim cevabımız kısmen evet, kısmen hayır. Peki, nasıl?
Öncelikle çalışan kadının hayatını nasıl plânladığına bakmak lâzım. Eğer doğru bir plânlama yoksa, hem çalışmak hem de ev ile, aile ile ilgilenmek tabii ki çok zorlu bir hale gelecektir. Zira plânsız içilen su bile insana zahmettir. Yıllardır süregelen sabit bir söz vardır; “çocukta yaparım, kariyerde…” İşte, bu mantıkla hareket etmeli ve doğru bir plânlama ile kadın olarak hayatımızı şekillendirmeliyiz. Bu noktada ise sizlere bazı öneriler hazırladık.
1) Uyku Düzeniniz Dahi Plânlı Olmalı
Siz, hem çalışan yani bir iş yerine sorumlulukları olan; hem de ailesinde ki tüm bireylere karşı sorumlulukları olan önemli bir kişisiniz. Bu nedenle rastgele uyumak, fazla uyumak ya da düzensiz hareket etmek sizin için asla söz konusu olabilecek durumlar değildir. Hangi saatte yatacağınız, ne kadar uyuyacağınız, ne zaman yemek yiyeceğiniz gibi tüm unsurlar hem sizin, hem de ailenizin plânlarına göre önceden tarafınızca belirlenmiş olmalı. Böylelikle gün içerisinde “ne zaman iş, ne zaman aile ve ne zaman kişisel vakit” gibi konularda asla sorun yaşamadan daha bilinçli bir şekilde hareket etmiş, her şeye dozunda vakit ayırmış olursunuz.
2) Kendinizi Asla İkinci Plâna Atmayın
İlk maddede söylediğimiz gibi plânlayarak yaşayın. Ama asla kendinizi bir kenara bırakıp, işiniz ya da diğer unsurlar için yaşamayın. İş yapıyorsanız, onu eğlenceli hale getirin. Aileniz ile vakit geçiriyorsanız, bu durumu sizi mutlu edecek şekilde plânlayın, yapın. Ayrıca plânlarınız arasına çok sık olmasa da kendinize vakit ayırabileceğiniz zamanlar ayırın. Bu zamanlar kimi zaman 3 günde bir, kimi zaman haftada bir olabilir. Bu tür zamanlarda ise kitap okumak, 1 günlük geziler yapmak ya da sevdiğiniz farklı bir aktiviteyi yapmak sizleri fazlası ile mutlu edecektir. Böylelikle hem hayatınızı plânlamış olacak, hem de genel olarak kendinizle vakit geçirme şansına sahip olabileceksiniz.
3) Eşinizden Destek Almayı Unutmayın
Çalışan kadınların yaptığı en büyük hatalardan birisi de tamamen kendi başlarına hareket etmeleri oluyor. Oysa ki siz hayatınıza bir eş almış durumdasınız, çocuğunuzun da ailenizin de sorumluluğu sadece sizin omuzlarınızda değil. Bu şekilde düşünmez iseniz, hayatınız ve çalışan bir kadın olarak diğer durumlarınız siz istemeden zor bir noktaya gelecektir. Bu nedenle ne siz, ne de eşiniz asla bireysel hareket etmemeli. Yapılacak tüm plânlar ortaklaşa atılan adımlar ile hayata geçirilmeli. Tabii bu noktada karşılıklı uyumda büyük önem taşımaktadır. Örneğin siz eşinizin, eşiniz ise sizin iş hayatınıza saygı duymalı, plânlar bu şekilde saygılı bir anlayış ile hazırlanmalı. Ortak boşluk yaratan noktalarda ise aile içi etkileşimi sağlayacak plânlar yapılabilir. Haliyle çalışan bir kadın olmanın zorlukları ile tek başınıza baş etmek durumunda kalmaz, gerçekten sorunsuz bir plânlama sürecini eşiniz ile uyumlu bir şekilde yapma şansına sahip olursunuz. Eğer hayatınızı plânlama sürecinde eşinizi ikinci plânda tutar ve her şeyi tek başına yapma gayreti içerisinde olursanız, bu durum bir noktadan sonra özel hayatınızda da sorunların ve çatırdamaların olmasına neden olur. Buda ilişkinizde, evliliğiniz de istem dışı gelişen bir çok sorunun gün yüzüne çıkmasına olanak tanır.
4) Profesyonel Destek Almaktan Çekinmeyin
Kadınlar, iş hayatının zorluğu ve aile gibi önemli bir kavramın gerekliliği konusunda bazen boşlukta kalabilirler. Bu tür durumlarda çoğu kadının aklına bir uzman desteği almak gelmez. Oysa ki bu çok yanlıştır. Kadın olarak hem çalışıyor, hem çocuk büyütüyor, hem de eviniz ile ilgilenmek durumunda kalıyorsanız mutlak suret ile bir uzman desteği alarak büyük bir rahatlama sağlayabilirsiniz. Üstelik bu profesyonel destekler ilk aşamada sadece psikolojik olarak algılanır. Oysa ki bu algı yanlıştır… Çocuğunuz için eğitimli, yabancı dil bilen ve çocuğunuzun da yabancı dile aşina olmasını sağlayacak bir bakıcı tutmanız, eviniz için temizlik konusunda size belli günlerde yardımcı olabilecek bir kişi ile anlaşmanız hayatınızın çok daha düzenli olmasına, sizin üzerinizde ki bir çok geri planda kalan, ama önem arz eden yükün alınmasına neden olacaktır. Haliyle daha rahat bir şekilde hayatınızı devam ettirme olanağınız olacak. Tabii her ne kadar bakıcı, temizlik gibi konularda destek alsanız da; çocuğunuz ve eviniz ile ilgilenme konusunda asla ihmalkar olmamalısınız. Nitekim bir çok çalışan kadının düştüğü hata bu noktada baş göstermektedir. Bir noktadan sonra çocuk ile ilgilenen, temizliği yapan, eve bakan birisinin olması, kadınların daha çok işe yönelmesine ya da daha rahat bir şekilde hareket etmesine neden oluyor. Buda iş, ev ve özel hayatında bazı istenmeyen sorunların görülmesine sebebiyet veriyor. Bu bağlamda alacağınız her profesyonel destek belli bir doz dahilinde olmalı, asla o işi tamamen kaplayan bir konuma gelmemeli, dengeler tarafınızca iyi sağlanmalı.
Unutmayın, ne kadar plânlı ve aileniz ile uyum içerisinde hareket eder; gerektiğinde belli sınırlar çerçevesinde profesyonel destek almaktan çekinmezseniz, çalışan bir kadın olmanın aslında çokta zor olmadığını yakinen görebilirsiniz. Aksi halde siz farkında olmadan bir çok yeni sorunlar karşılaşır, bu sorunların beraberinde yeni problemleri doğurduğunu görürsünüz. Buda istem dışı bir şekilde hem iş, hem aile, hem de diğer genel yaşantınız içerisinde sizlere kötü sonuçlar doğurur.