Oyuncak Seçiminde Nelere Dikkat Edilmelidir?

Ebeveynlerin rahatı ve çocukların gelişimi için oyuncak seçiminde bazı noktalara dikkat edilmesi gerekir. Oyuncaklar, çocuk ve bebeklerde eğlenceli vakit geçirmenin ötesinde birçok kazanıma sahiptir. Miniklerin; duygusal, bilişsel, sosyal, fiziksel, ruhsal ve akademik yönden gelişimi, iyi seçilmiş oyuncaklar tarafından kolayca desteklenebilir. Ancak bu oyuncakların doğru seçilmesi de son derece önemlidir.

Peluş Oyuncak Seçiminde Nelere Dikkat Edilmelidir?

Oyunsuz ve oyuncaksız bir çocukluk dönemi düşünülemez. Çocukların hemen hemen her ortamda her objeyle oynayabilme yeteneği vardır. Yetişkin olarak farkına varmasak da her çocuk, bulunduğu ortamda eğlenmek ve içgüdüsel olarak kendini eğitmek için nesnelere başvurur. Bunlardan biri de peluşlardır. Peluş oyuncak çeşitleri, her çocuğun ilgisini çeken ve kolayca oyun kurduğu oyuncaklar arasındadır. Ancak bu ürünlerin çocuğun sağlığı için son derece dikkatli seçilmesi gerekir.

Peluş oyuncak çeşitleri yumuşak bir bebekten ya da tüylü hayvandan oluşabilir. Çocuğun bilhassa yaşamın ilk yıllarında güven duygusunu pekiştirmesi, peluş oyuncaklarla mümkün hâle gelecektir. İngiliz bir psikanalist olan Winnicott, peluş oyuncakların çocuklar için anneden ayrışma sürecinde “geçiş nesnesi” olduğunu düşünmektedir. Bu oyuncak çeşitlerinin seçilmesi sırasında şunlara dikkat edilmesi gerekir;

Peluş oyuncakların doğru materyallerle doldurulmuş olması son derece önemlidir.

Oyuncakların kenar ve dikiş kısımlarının güvenli olduğundan emin olmak gerekir.

Bu ürünlerin mikropları kolayca barındırabileceği unutulmamalı ve sık temizlenmesine özen gösterilmelidir. Bu nedenle seçilen peluş oyuncak çeşidinin yıkanabilir olması gerekir.

Peluş oyuncakların kısa tüylü olanları tercih edilmelidir.

Sentetik gereçlerden değil doğal malzemelerde yapılan peluşlar seçilmelidir.

Satın alınacak peluş oyuncağın kumaşının boya vermediğinden emin olunmalıdır.

Peluş Oyuncak Nereden Alınır?

Peluş oyuncak çeşitleri, kolay mikrop barındıran ve temizlenmesi zor olan materyallerdir. Bu nedenle bu oyuncakları satın aldığınız yere ekstra dikkat etmelisiniz. Bu tip oyuncaklar doğru şartlarda üretilmediğinde solunum rahatsızlıklarına neden olabilir. İşte tam da bu yüzden peluş oyuncak seçimi yaparken satın alındığı alana dikkat edilmesi gerekir.

Herhangi bir yaş aralığı olmayan peluş oyuncaklar, küçük bebeklere ve çocuklara rahatlıkla alınabilir. Evin en küçük üyesinin yüzünü güldürecek hediyeyi satın alacağınız yer konusunda kafanızda soru işaretleri olabilir. Şayet böyle bir durum yaşıyorsanız peluş oyuncak seçimi yaparken sitesini https://miniso.com.tr/ güvenle tercih edebilirsiniz.

Eğitici Oyuncak Nasıl Seçilir?

Eğitici oyuncak seçimi ebeveynler için son derece önemli bir konudur. 0 – 6 yaş aralığında olan çocuklar, duyu organları ve zihinsel yönelimleriyle dünyayı keşfetmeye başlarlar. Bu dönemde seçilen oyuncak çeşitleri, çocuğun gelişimi ve dünyayı tanıması noktasında önemlidir. Önceleri duyu organları yardımıyla dünyayı keşfeden bir bebek, hayatına giren bir oyuncak ile zihinsel olarak da gelişim gösterecektir. Eğitici oyuncak çeşitleri, çocuklara erken yaşta birçok kazanım sağlar. Bunlar;

Sıralama

Eşleme

Gruplandırma

Farklı olanı keşfetme

Sayma

Çeşitli formlarda üretilen eğitici oyuncaklar arasında seçim yaparken bazı noktalara dikkat edilmesi gerekir. Neticede oyuncaklar yalnızca çocukların oyalanması ve ebeveynlerin zaman kazanması için gerekli değildir. Eğitici bir oyuncağın işlevi, çocuğa söz konusu beceriyi eğlendirerek kazandırmaktır. Bunun yanı sıra çocuğu gereğinden fazla zorlayan oyuncaklar tam tersi etki edecektir. Bu anlamda eğitici oyuncakların çocuğun fiziksel gelişimine ve yaşına uygun olarak seçilmesi gerekir.

Eğitici oyuncak seçimi yaparken dikkat edilmesi gereken diğer noktalar aşağıda sıralanmıştır;

Oyuncağın çocuğun ilgisini çekecek özelliklerde olması gerekir. Çocuğunuzun sesli nesnelere ilgisi varsa bu noktada seçilen oyuncağın sesli olması önemlidir.

6 yaşında bir çocuk ile 3 yaşındaki çocuğun fiziksel ve zihinsel yeterliliği aynı olmadığından yaş faktörüne eğitici oyuncaklarda ekstra dikkat edilmesi gerekir.

Bilhassa 0 – 3 yaş dönemindeki çocukların çevreyi duyuları aracılığıyla tanıdıkları bilinmektedir. Bu yaş grubundaki minikler için duyu organlarına hitap eden eğitici oyuncakların seçilmesi gerekir.

Tüm bunların yanı sıra seçilen oyuncağın çok yönlü olması da eğiticilik noktasında önemlidir. Örneğin bir oyuncağın aynı anda hem işitme hem görme duyusuna hitap etmesi önemli bir detaydır.

Yaş Aralığına Göre Oyuncak Nasıl Seçilir?

Yaş aralığına göre oyuncak seçimi atlanmaması gereken bir detaydır. Aşağıda bazı yaş gruplarına uygun oyuncaklar sıralanmıştır.

0 – 6 ay Oyuncakları

Bu yaş grubundaki oyuncak çeşitlerinin çocuğun duyularına hitap etmesi gerekir. Renkli ve sesli oyuncaklar, çocuğun dokunma duyusuna da hitap etmelidir. Çıngıraklar, birbirine geçmeli iki parçalı oyuncaklar, hayvan sesi çıkaran nesneler ve bunun gibi spesifik oyuncaklar bu yaşa uygundur.

6 ay – 1 Yaş Oyuncakları

Bu yaş grubunda basit motor gelişim ve zekâ gelişimi, duyu gelişiminin yanına dâhil olur. Üst üste konulan ahşap bloklar, davullar, piyanolar, renkli ve bol görselli kitaplar, bu yaş grubundaki çocukların gelişimine katkı sağlar.

2 Yaş Oyuncakları

Bu gruptaki miniklerin zihinsel gelişimi ve hedefe varan oyuncaklar tercih etmesi önemlidir. Büyük parçalı yapbozlar, legolar, dolgulu nesneler, denge sağlama üzerine kurulu oyuncaklar ve kitaplar 2 yaş çocukları için uygun olacaktır.

3 – 5 Yaş Oyuncakları

Bu yaş grubundaki çocuklar daha çok günlük yaşam hakkında fikir veren oyuncaklara çekilir. Doktor setleri, mutfak takımları, oyuncak gitarlar, arabalar ve matematiğe aşinalık sağlayacak sayı kartları, bu yaş grubu çocukları için son derece uygundur.

 

Doğuş Tüp Bebek Kıbrıs Hastanesi Hizmetleri

Doğuş Tüp Bebek Kıbrıs Hastanesi 1992 yılında jinekolog Op. Dr. Şevket ALPTÜRK tarafından ilk olarak bir klinik olarak kurulmuştur. Bu klinik hamilelik ve doğum hizmetleri vermiştir. 2005 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (K.K.T.C) Sağlık Bakanlığının onayı ile Doğuş Hastanesi olmuştur. 2006 yılında ise Tüp bebek merkezi olmuştur.  Bu hastane 27 yıllık tecrübesi ile hizmet sağlamaktadır. Tıp alanındaki gelişmelere uyum sağlayarak deneyimli ekibi ile kaliteli bir hizmet vermektedir. Hastane yaptığı başarılı çalışmalar ile günümüzde yurtiçi ve yurt dışından birçok çift tarafından tercih edilmektedir.  Hastane günümüz tıp alanındaki uygulamaların sağlanabileceği teknolojik altyapıya sahiptir. Ayrıca gerçekleştirdiği yılık tüp bebek sayısı bakımından dünyada en önemli tüp bebek merkezlerinden bir tanesidir.

Doğuş Tüp Bebek Kıbrıs Hastanesi deneyimli kadrosu ile hastalarına önemli hizmetler sunmaktadır.  Bu hastane sadece Tüp bebek tedavisi sağlamamaktadır. Bunun yanında hamilelik öncesi genetik ve psikolojik danışmanlık hizmetlerini de sağlamaktadır.  Ayrıca doğum öncesi tanı ve risklerin belirlenmesi, düşüklerin tanı ve tedavisi ve tüp bebek uygulamalarında embriyonun genetik inceleme sağlanarak tedavisi de gerçekleştirilir.

 

Sperm Nakli Nedir?

Sperm nakli kısırlık tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Bu tedavi yöntemi yaklaşık 100 yıldır kullanılmakta. Bu tedavinin uygulanmadan önce ailenin bilgilendirmesi gerekmektedir. Çünkü bu tedavi psikolojik olarak çiftler için zor bir süreçtir. Tüm bilgilendirmeler yapıldıktan sonra tedavinin uygulaması yapılır. Bu tedavi sonucu doğan çocuklar tedavinin uygulandığı çiftin çocuğu kabul edilir.

Bu tedavi erkekte testise sperm üretimi olmadığı tanısı konduktan sonra çiftlere sperm nakli uygulaması yapılmaktadır. Erkekte sperm üretiminin olmaması kanser tedavisinde uygulanan kemoterapiden dolayı testisin hasa görmesi veya doğuştan kaynaklanan nedenlerden olabilir.

Tüm testler yapılıp uygun koşular sağlandıktan sonra laboratuvarda hazır hale getirilen  spermlerin rahme aktarılması ile gerçekleşir.

 

Yumurta Nakli Nedir?

Yumurta nakli doğurganlık özelliğine sahip olan sağlıklı kişilerin yaptığı yumurta hücrelerinin bağışlanması ile gerçekleşir. Bu işlem belli nedenlerden kadınların yumurta üretememesi sonucunda çiftlere uygulanır. Öncesinde bağışlanmış yumurta hücresi ile alıcı kadının kocasından alınan spermler ile laboratuvar ortamında döllenme sağlanarak, alıcı kadının rahmine döllenmiş yumurta aktarılır.

YAPAY ZEKÂ VE ÇOCUK HAKLARINA KISA BİR BAKIŞ

 

Av. Fatmanur CAYGIN – Av. Can YAVUZ

  1.  Giriş

Yapay zekâ 1 ve teknoloji hızla gelişimleriyle hayatımıza birçok kolaylık ve yenilik sağlarken, bu gelişmeler insan haklarının korunmasını temin eden mevcut sistem ve mekanizmaların yeterliliğine ilişkin endişeleri ve etik sorgulamaları da beraberinde getirmektedir. Teknolojinin hızını yakalayamıyor olmanın verdiği kaygı ile Avrupa Birliği başta olmak üzere uluslararası aktörlerin yapay zekânın insan hakları ve demokrasi üzerindeki potansiyel zararlarını önlemek adına harekete geçtiği görülmektedir.

Birleşmiş Milletler Düşünce ve İfade Özgürlüğü Özel Raportörü’nün yapay zekânın insan hakları üzerindeki olası etkilerini değerlendirdiği raporu Ağustos 2018’de yayımlanmış,2 Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri yapay zekânın insan hakları üzerindeki olumsuz etkileri ve çözüm önerilerini konu edinen raporunu Mayıs 2019’da neşretmiştir.3 Avrupa Konseyi yapay zekânın ayrımcılık yasağı, biyoetik, çocuk hakları, kültür, veri güvenliği, eğitim, demokrasi, adalet, cinsiyet eşitliği ve yolsuzlukla mücadele üzerindeki olası tesiri üzerine araştırmalar yürütmeye başlamış,4 ayrıca Eylül 2019’da Avrupa Konseyi kapsamında Yapay Zekâ ve İnsan Hakları Uzmanlar Komitesi kurulmuştur.5

Konuyu çocuk hakları bağlamında ele alan Avrupa Konseyi, çocuk hakları için belirlediği 2016-2021 stratejisi kapsamında internet ve çocuk hakları başlığına yer vererek çocukların kaçınılmaz bir şekilde yapay zekâ etkisi altında kaldığından dijital dünyada çocuk haklarının korunması hakkında bir rehber hazırlamaya başlamıştır.6 Dünya Ekonomik Forumu 2019’da San Francisco’da gerçekleşen çalıştayında Çocuklar ve Yapay Zekâ İlişkisi için Global Standartlar başlıklı raporunu yayımlamıştır.7

1        Yapay zekâ bu çalışmada, çözümünde zekâ gerektiren amaçları yerine getirebilen maki- nalar şeklinde, kapsayıcı bir terim olarak kullanılmıştır. (Mijatović, 2019, s. 5)

2       (Kaye, 2018)

3       (Mijatović, 2019)

t4tps:h//www.coe.int/en/web/artificial-intelligence/work-in-progress, erişim 1.10.2019

 

Anılan bu uluslararası çalışmalar esasında yapay zekânın insan ve çocuk hakları üzerindeki olası etkilerinin belirsizliğinden doğan endişelerin bir sonucudur. Bu kısa makale son on yılda hızla gelişen ve yaşamın farklı alanlarını etkilemeye başlayan yapay zekânın 21. yüzyılda teknolojinin kucağına doğan çocukların hakları üzerindeki etkilerini konu edinecektir. Makale pratik bir yaklaşımla yapay zekânın etkileme ihtimalinin en olası olduğu çocuk haklarından bazılarını (kişisel verilerin korunması, ifade özgürlüğü, eğitim hakkı) ve çocukların günlük hayatının temelini oluştu- ran alanların (eğitim, eğlence, internet) yapay zekâ ile ilişkisini ele almaya gayret etmiştir.

2.  Çocukların Kişisel Verilerinin Korunması ve Yapay Zekâ

Bu başlıkta teknoloji ve yapay zekânın çocukların kişisel verilerinin korunması ve gizliliği üzerindeki olası negatif etkileri konuya ilişkin ihlal- lere de yer verilerek incelenmiştir.

Çocuklara ait kişisel verilerin toplanması, işlenmesi ve aktarılmasına ilişkin usul ve esaslar veri koruma mevzuatları kapsamında düzenlenmiştir. Avrupa Genel Veri Koruma Tüzüğü’nün sekizinci maddesi8 ile on altı yaşın altındaki çocuklara ait verilerin işlenmesinin yasak olduğu, bu işlemenin hukuken ancak çocuğun veli ya da vasisinin izniyle mümkün olduğu belirtilmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nde ise Çocukların Çevrimiçi Gizlilik Koruma Yasası uyarınca on üç yaşından küçük çocukların verilerinin toplanması, işlenmesi ve açıklanması ancak velilerinin rızasıyla mümkün olacaktır.9 Türk hukuku kapsamında 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve ikincil mevzuatında çocuklara özgü bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bununla birlikte, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin üçüncü maddesinde düzenlenen çocuğun yüksek yararı ilkesi uyarınca çocuklara ait kişisel verileri işleyen her bir aktörün bu temel ilkeyi esas alarak hareket etmesi gerektiği belirtilmelidir.10

  • (World Economic Forum, 2019)
  • Tüzüğün sekizinci maddesinin çevirisi şu şekildedir:

“1. 6(1) maddesinin (a) bendinin uygulandığı hallerde, doğrudan bir çocuğa bilgi top- lumu hizmetleri sağlanması ile ilgili olarak, çocuğun en az 16 yaşında olması halinde, ilgili çocuğun kişisel verilerin işlenmesi hukuka uygundur. Çocuğun 16 yaşından küçük olması halinde, söz konusu işleme faaliyeti, ancak rızanın çocuk üzerinde velayet hakkı bulunan kişi tarafından verilmesi veya onaylanması halinde ve verildiği veya onaylandığı ölçüde hukuka uygundur. Üye devletler, 13 yaştan küçük olmamak kaydıyla, bu amaç- lara yönelik olarak kanunla daha küçük bir yaş belirleyebilir.

  1. Bu durumlarda, kontrolör mevcut teknolojiyi dikkate alarak rızanın çocuk üzerinde velayet hakkı bulunan kişi tarafından verildiğini veya onaylandığını doğrulamak adına makul çaba sarf
  2. paragraf bir çocuğa ilişkin bir sözleşmenin geçerliliği, oluşturulması veya etkisi ilgili kurallar gibi üye devletlerin genel sözleşme hukukunu etkilemez.”

 

2018 verilerine göre her gün 175.000’den fazla çocuğun ilk kez inter- net kullanarak internet üzerinde dijital ayak izleri bırakmaya başlamasına karşın 11 mevcut yasal düzenlemelerin çocuklara henüz yeterli korumayı sağlayamadığı görülmektedir. Amerika Federal Ticaret Komisyonu, elektronik oyuncak şirketi VTech’in  doğrudan  bildirimde  bulunmadan  ve ebeveynlerinin onayını almadan çocuklardan kişisel veri toplamak ve topladığı verileri güvence altına almak için makul adımları atmamak suretiyle Çocukların Çevrimiçi Gizlilik Koruma Yasası’nı ihlal ettiğine karar vermiştir. VTech bu ihlali sebebiyle $650.000 ceza ödemiştir.12 Nitekim Amerika Federal Ticaret Komisyonu’nun yakın zamanda Google’ın video platformu YouTube’un Çocukların Çevrimiçi Gizlilik Koruma Yasası’nı ihlal ederek çocuklara ait kişisel verileri topladığı ve doğrudan çocukları hedef alan reklamlar sunmak suretiyle kullandığını belirtmesi ve bu pratikten dolayı 170 milyon dolar para cezası ödemesine karar vermiş olması 13 da bunun bir göstergesidir.

Çocuklara ait verilerin korunmasına ilişkin özel teşebbüslerin, şirketlerin ve hükümetlerin daha sıkı ve belirli taahhütlerde bulunması ve bunun yanı sıra çocukların da gizlilik ve mahremiyet haklarına yönelen   bir tehdide karşı kendilerini nasıl koruyacaklarına ilişkin  eğitim  almaları gerekmektedir.14 UNICEF’in 2018’de yayımlamış olduğu Çocukların Çevrimiçi Ortamlarda Mahremiyeti ve İfade Özgürlüğü Gizliliği raporunun ekinde yer verdiği ve dijital ortamda çocukların gizlilik haklarını etkileyebilecek faaliyetlerde bulunan çevrim içi platformlar, mobil operatörler ve cihaz üreticileri gibi herhangi bir şirket tarafından kullanılmak üzere hazırladığı kontrol listesi, özellikle özel teşebbüsler tarafından verilecek taahhütler konusunda bir başlangıç noktası olarak kabul edilebilecektir.15  Bu kontrol listesi; çocukların kişisel verilerini edinmek”, “çocukların kişisel verilerini kullanmak ve saklamak”, “çocukların bilgiye erişimini sağlamak” ve “çocukları çevrimiçi olarak eğitmek ve bilgilendirmek” konu başlıkları altında çocukların veri gizliliği ve ifade hakları üzerinde etkisi olan herhangi bir şirket tarafından internet sitelerinin, platformların, ürünlerin, hizmetlerin tasarımı sürecinde şirketlerde öz denetimin tesisi amacıyla hazırlanmıştır.16

10 (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, s. 11) 11 (UNICEF, 2018)

12 (Federal Trade Commission, 2019) 13 (BBC, 2019)

14 (UNICEF, 2018, s. 7)

15 (UNICEF, 2018, s. 13)

Tüm bunların yanında, yasal düzenlemeler uyarınca belli bir yaşın altındaki çocukların verilerinin güvenliğine ve akıbetine ilişkin söz hakkı sahibi olan ebeveynler tarafından çocuklarına ait kişisel verilerin meşru kabul edilemeyecek amaç ve yöntemlerle işlenmesi ve paylaşılması durumuna ilişkin tartışmalar güncelliğini korumaktadır. Öğretide, çocukların kendilerine ait ilk e-posta hesaplarını dahi açmadan önce dijital kimlik- lerinin ebeveynleri tarafından şekillendirildiği ve veri ihlalinde bulunan kişilerin üçüncü kişilerin aksine çocukları korumakla görevli olan ebeveynleri olabileceği belirtilmiştir.17 Çocukların kişilik haklarını, özel yaşamlarını sosyal medya araçları üzerinden ihlal eden ebeveynlere uygulanacak yaptırımları içeren mevcut düzenlemelerin yetersiz kaldığı ileri sürülmüştür.18

2.  YouTube ve Çocukların Sağlıklı Gelişim Hakkı, İfade Özgürlüğü Üzerindeki Etkileri

YouTube dünyanın en çok ziyaret edilen ikinci internet sitesi olmanın yanı sıra Google’dan sonraki en büyük  arama  motorudur.  Aylık  yaklaşık iki milyar insan tarafından tıklanan sitede internet kullanıcıları günlük bir milyar saati aşkın video izlemektedir.19 Türkiye’deki çocuklar da YouTube’un müdavimleri arasında yer almakta, tatil ve boş vakitlerinin önemli bir bölümünü bu platformda geçirmektedir.20 Tabletlerin ve akıllı telefonların yaygınlaşması ve ucuzlaması, çocukların (bilhassa küçük çocukların) platforma erişimini kolaylaştırmış, YouTube’un adeta “bebek bakıcısına” dönüşmesine yol açmıştır.21 Bu nedenle bu başlıkta çocukla-  rın temel eğlence kaynaklarından olan YouTube’un kullandığı algoritmaların22 çocukların gelişimi ve ifade özgürlüğü üzerindeki olumsuz etkileri ele alınacaktır.

 

16 (UNICEF, 2018, s. 13)

17 (Steinberg, 2017) 18 (Serin, 2019)

  • https://www.youtube.com/intl/en-GB/yt/about/press/, erişim 10.2019
  • (Hürriyet, 2019)
  • (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, 36-37)
  • Algoritma basit bir şekilde: “Girdi unsurlarından sonuç elde etmeye yarayan  sonlu  mantıki  işlem  ve  komutlardır  (resmi  kurallar  takımıdır).  Bunlar  otomatikleştirilmiş  bir  çalışma  işlemi  ve  makine  öğrenimine  dayanarak  dizayn  edilmiş  modellerin  ob-  jesi olabilir” şeklinde tanımlanabilir. https://www.coe.int/en/web/artificial-intelligence/ glossary, erişim 10.2019

 

Çocukların YouTube’a ilgisinin artışı beraberinde kaygı ve çözüm ara- yışlarını getirmiştir. Dolayısıyla “Çocuklar için Güvenli YouTube” olarak lanse edilen YouTube Çocuk Uygulaması 23 2015’te hayata geçirilmiştir. YouTube’un iddialarına göre uygulama ilgi bazlı reklamcılığı ve reklamcı- ların internet kullanıcılarının çevrimiçi aktivitelerini takip etmesini sağ- layan izleme pikselli reklamları yasaklamaktadır.24 Ancak yukarıda değinildiği üzere, YouTube hukuka aykırı şekilde çocukların kişisel verilerini toplayıp onları hedef alan reklamlar sunmaya devam etmiş, bu uygulama- sı sebebiyle para cezasına çarptırılmıştır.

YouTube Çocuk Uygulaması’na ilişkin bir başka sorunun şeffaflık ol- duğu söylenebilir. Bir içeriğin çocuklara uygun olup olmadığı YouTube’un algoritmaları tarafından kararlaştırılmaktadır. Ancak YouTube Çocuk Uygulaması algoritmalarıyla YouTube’un normal algoritmaları arasında nasıl bir fark olduğu bilgisi kamuoyu ile paylaşılmamaktadır.25 Şeffaflık problemi algoritmaların işlevselliğini de sorgulamaya açmıştır. YouTube Çocuk Uygulaması’nda çocukların nasıl intihar edebileceklerine ilişkin talimatlar veren videolar rastlanmıştır. Youtube’un çocuk versiyonunda rastlanan zararlı içeriklere YouTube’a kıyasen daha hızlı müdahale edilmesine rağmen, platform zararlı içeriklere hızla müdahale edemediğinden dolayı eleştirilmiştir.26

YouTube’un çocukların gelişimi üzerindeki etkisini kavrayabilmek için platformun çalışma şekline göz atmak faydalı olabilir. YouTube’un kârının internet kullanıcılarının sitede geçirdiği süreyle doğru orantılı olduğu söylenebilir. YouTube bu sebeple ziyaretçilerinin sitede olabildiğince vakit geçirmesini sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. YouTube’un tavsiye algoritması bu konuda kritik bir rol oynamaktadır. Çünkü sitede izlenen videoların yüzde yetmişi (otomatik oynatma seçeneği sayesinde) bu algoritma tarafından seçilmektedir.27

YouTube’un tavsiye ve otomatik video oynatma mekanizmasının yegâ- ne amacı çocukların YouTube’da daha fazla zaman geçirmesini sağlamaktır. Tavsiye algoritmasının çocuklara önerdiği içeriğin kalitesi veya eğitici bir amaç taşıması gibi bir kaygısı bulunmamaktadır. Algoritma, kullanıcının geçmişini baz alarak onun ilgisini çekebilecek videolar önermekte    ve otomatik olarak oynatabilmektedir. Tavsiye mekanizmasının platformda izlenen her on videodan yedisini seçtiği göz önünde bulundurulursa, çocukların izlediği içeriklerin kayda değer bir kısmının bu sürecin bir ürünü olduğu ileri sürülebilir. Tavsiye algoritmasının çocukların oldukça benzer içerikleri tekrar tekrar izlemesine ve filtre balonunda 28 hapsolmasına yol açabileceği ve düşünce özgürlüğünü olumsuz etkileyebileceği öne sürülmektedir.29

  • https://www.youtube.com/kids/, erişim  10.2019
  • (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, 39)
  • (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, s. 40) 26 (CNN, 2019)

27 https://www.youtube.com/intl/en-GB/yt/about/press/, erişim 1.10.2019

İçerik oluşturucular YouTube algoritmasının önemini kavramış ve onu alt etmenin yollarını aramaya başlamıştır. Araştırmalar, içerik yaratıcıla- rının etiketleme, başlıklama ve kelime çağrışımıyla algoritmanın tavsiye mekanizmasını bazen manipüle etmeyi başardığını, bu durumun çocuk- ların (YouTube Çocuk Uygulaması’nda) şok veya rahatsız edici içeriklerle karşılaşmasına sebep olduğunu ortaya koymuştur. Popüler çocuk  çizgi film karakterlerini barındıran, şarkı söyleme, eğitim veya renkler gibi ço- cukların ilgisini çekebilecek konularla etiketlenen çok sayıda videonun aslında uygunsuz içerik barındırdığı belirlenmiştir. Popüler çizgi film karakterlerinin araba kazalarında ölüşünün tasviri, kadın çizgi film karakterlerinin cinsel saldırıya uğraması, süper kahraman kostümü giymiş içerik yaratıcılarının şiddet veya cinsellik içeren hareketlerde bulunması hatta çocukların istismarını içeren sahneleri barındıran videoların YouTube Çocuk Uygulaması’nda yer bulduğu not edilmiştir. Bu içeriklerin çocukların duygu ve düşünce dünyası üzerinde olumsuz etki yapabileceği öne sürülmüştür.30

Bu başlıkta şimdiye değin YouTube Çocuk Uygulaması’na ilişkin so- runlar zikredilmiştir. Ancak çok sayıda çocuk YouTube’un Çocuk Uygu- laması yerine YouTube’un orijinal versiyonunu kullanırken ebeveynler bu konuda pasif bir tutum sergilemektedir. Bu durum çocukların uygunsuz içeriklerle karşılaşma ve YouTube’un manipülasyonuna maruz kalma ihtimalini arttırabilir.

YouTube’un ziyaretçilerini sürekli (insan dikkatini kolaylıkla çekebi- len) daha aşırı, ayrıştırıcı ve provokatif içeriklere yönlendirerek onların platformda geçirdiği zamanı arttırmaya çalıştığı öne sürülmüştür.

  • Arama motorları ve sosyal medya platformları, internet kullanıcılarına geçmişteki ak- tivitelerini temel alarak kişiselleştirilmiş bir hizmet sunmaktadır. Bir görüşe göre, in- ternet kullanıcıları internette arama yaptıklarında kişiselleştirilmiş hizmet yüzünden sürekli kendi fikirlerini doğrulayan benzer içeriklerle karşılaşmaktadır. Bu durumun filtre balonu oluşturduğu, bireylerin sürekli olarak kendi fikirlerini onaylamasına ve yankı fanuslarına neden olduğu ve düşünce özgürlüğünün altını oyduğu öne sürülmüştür. Konuya ilişkin ayrıntılı bilgi için bakınız: Eli Pariser, The Filter Bubble: How the New Personalized Web Is Changing What We Read and How We Think, Penguin Books, 2012
  • (The Atlantic, 2017), (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, 41-42)
  • (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, 45-46)

 

Örneğin, siyasi yelpazenin sağında veya solunda yer alan bir siyasetçinin videolarını izlediğinizde, YouTube tavsiye algoritmasının (otomatik oynatma vasıtasıyla) kullanıcıları aşırı sağ ya da sol içeriklere yönlendirdiği iddia edilmiştir. Bu hususun siyasi içerikle sınırlı olmadığı, söz gelimi vejetaryenliğe ilişkin içeriklerin veganlığa, koşu ile ilgili videoların ise ultra maratonlara doğru evrildiği öne sürülmüştür.31 Bir görüşe göre “…You- Tube’un tavsiye algoritmasına göre hiçbir zaman yeterince ‘aşırı’ de- ğilsiniz. Algoritma sürekli bahsi arttıran videoları tanıtıyor, tavsiye ediyor ve yayıyor. Milyar civarındaki kullanıcısıyla YouTube 21. yüzyılın en güçlü radikalleştirme araçlarından birisi olabilir.32” Son dönemdeki araştırmalar bu tezi doğrulayan deliller ortaya koymaya başlamıştır.33 Bu durum gelişim çağında olan ve YouTube’da fazla vakit geçiren çocukların, özellikle de hayata tutunmakta veya net bir amaç bulmakta zorlananların, aşırıcılığa kaymasına sebep olabilir.34

3.  Çocukların Eğitim Hakkı ve Yapay Zekâ

Bu başlıkta yapay zekânın okullara kayıt, öğrenci seçme ve değerlendirme ayrıca öğrenci takibindeki kullanımın çocuk hakları üzerindeki  olası negatif etkileri mercek altına alınmıştır.

Yapay zekânın eğitimdeki kullanım alanlarından birisi okul kayıt sürecidir. Önemli bir iş yüküne sebep olan bu prosedürün yapay zekâ kullanımıyla hızlı, kolay, merkezi ve otomatik bir sürece dönüşebileceği ileri sürülmüştür.35 Yapay zekâ okul kayıt sürecine katkı sunabileceği gibi, doğru şekilde geliştirilip kullanılmadığı takdirde çocukların eğitim hakkını zedeleyebilir ve ayrımcılık yapabilir.

Boston’da çocukları evlerine yakın iyi okullara yerleştirmesi amacıyla algoritmalar tarafından yönlendirilen bir okul kayıt sistemi hizmete sunulmuştur. Sistem, Boston’daki öğrencilerin eşit olmayan coğrafi dağılımı, şehrin süregelen coğrafi, ırk ve sosyoekonomik eşitsizlikleri nedeniyle, Siyahi ve Latin öğrencileri iyi okullara yerleşebilmeleri için Beyaz  ve Asyalı öğrencilere kıyasen daha fazla rekabet etmeye zorlamıştır. Sistemin öğrencilerin daha yakın okullara yerleştirilerek seyahat sürelerini kısalttığı da not edilmiştir.36

  • (Tüfekçi, 2018)
  • İbid.
  • (Manoel, Raphael, Robert, Virgílio A. F., & Wagner, 2019) 34 (Kevin, 2019)
  • (fastcompany.com, 2019), (Matt & Jon, 2019)
  • (Boston Area Research Initiative, 2018, 1-3)

Öğrenci seçimi için tasarlanan yapay zekâ sistemleri geliştirilme sürecinden kaynaklanan sorunlardan dolayı ayrımcılık yapabilir. Birleşik Krallık’ta yer alan bir tıp fakültesi başvuran adayların değerlendirilmesi için bir algoritma geliştirmiştir. Sistemin geliştirilmesinde kullanılan eğitim verisi fakültenin geçmiş yıllardaki seçme sonuçlarıdır. Fakülte geçmişte gerekli nitelikleri taşımasına rağmen kadın ve azınlık adaylarını ayrımcı şekilde reddetmiştir. Sistem bu verileri baz alarak geliştirildiğinden nitelikli kadın ve azınlık adayları haksız şekilde geri çevirmiştir.37 Yapay zekânın öğrenci ve bursiyer seçme sürecindeki rolünün artacağı düşünüldüğünden,38 benzer sorunların çocukları da etkilemesi olasıdır.

Yukarıdaki örneklerden çıkarılabilecek sonuç, yapay zekânın bazı problemlerin çözümüne yardım edebileceği ancak karmaşık sosyoekonomik sorunların üstesinden tek başına gelmesinin oldukça zor olduğudur. Ayrıca, kamu hizmetlerinde kullanılacak yapay zekânın geliştirme ve uygulama sürecinde son derece titiz davranılması gereklidir. Yapay zekânın hızlı gelişiminin ortaya çıkardığı heyecan dalgası ve toplumun teknoloji tarafından idare edilen otomasyon sürecine gereğinden fazla güvenmesi (otomasyon önyargısı) bu özenin gösterilmesini kimi zaman zorlaştırmaktadır.

Algoritmalar öğrencilerin okullara yerleştirilmesi sürecinde hatalar ya- pabilmektedir. 144 öğrenci New York’taki nitelikli bir liseye başvurmuş ve reddedilmiştir. Bahsi geçen öğrencilerin okula yerleşmesi gerektiği ancak yerleştirme algoritmasının hatası nedeniyle bunun gerçekleşmediği sonradan anlaşılmıştır. Öğrenciler bu süreçte sözü geçen okuldan daha niteliksiz okullara kaydolarak mağdur olmuştur.39 Benzer bir olay Türkiye’de de yaşanmıştır. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Başkanlığının 2017- ÖSYS yerleştirmesine ilişkin fahiş hatası çok sayıda öğrencinin yerleştir- me sonuçlarının hatalı hesaplanmasına neden olmuştur.40

Yapay zekâ okul içi süreçte de kullanılmaya başlanmıştır. Çin ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki bazı eğitim kurumları öğrencilerin devamsızlığını ve sınıf içi durumunu takip etmek amacıyla yüz tanıma sistemleri 41 kullanmaktadır. Öğrenciler okula yüz tanıma sistemli kapılardan girmekte, sınıf içinde de sistem tarafından her saniye izlenmektedir. Sistemin öğrencilerin yüzünü analiz ederek anlık ruh halini (örneğin mutlu, üzgün, kızgın) takip edebildiği, bunun eğitim kalitesini arttırabileceği ayrıca sürekli gözetimin okulları daha güvenli hale getirdiği iddia edilmiştir.42

37 (Frederik, 2019, s. 11)

kimliğini tespit etmek ya da daha önceden tanımlanmış bir yüzü doğrulamaktır. Bu süreçte fotoğraf, video veya gerçek zamanlı görüntüler kullanılabilir. Sistemin çalışma sürecinde genellikle şu adımlar izlenmektedir: sistem bir yüz görüntüsünü alır, yüzün farklı kısımları (göz, kaş, burun vb.) arasındaki mesafeyi ölçer ve bunu nümerik bir   koda dönüştürür. Son adımda bu kodu veri tabanındaki bir imge ile eşleştirmeye çalı- şır. Bazı yüz tanıma sistemleri eşleşme olasılığı skorunu da hesaplayabilir. https://www. eff.org/tr/pages/face-recognition, erişim 1.10.2019

Yüz tanıma sistemlerinin  okullarda  kullanılmasının  birçok  soruna  yol açması olasıdır. Okulları Panaptikon hapishanesi gibi gözetlemenin öğrencilerin kaygı seviyesini arttıracağı, kendilerini ifade etmesini zorlaştıracağı, soğutma etkisine 43 yol açacağı böylece gelişimlerini olumsuz etkileyeceği söylenebilir. Yüz tanıma sistemlerinin okullardaki kullanımı çocukların kendi kimliklerini keşfetmesini engelleyebilir.44 Çinli bir çocuk yüz tanıma sistemine ilişkin hissiyatını şu şekilde dile getirmiştir: “Halen okulda olsaydım beni izleyen o göz dışında hiçbir şeye konsantre ola- mazdım.45

Çocukların okulda sürekli gözetim altında tutulması onların özel yaşamın gizliliği ve makul mahremiyet beklentisi gibi kavramları yanlış anlamasına yol açabilir. Öğrencilerin potansiyel şüpheli gibi her daim gözetimi, izlenen amaçla orantısız bir tedbir olduğundan özel hayatın gizliliği ilkesini de ihlal edebilir. Birçok ülkede yüz tanıma sistemlerine ilişkin yeterli hukuki düzenleme bulunmadığından bu uygulamanın hukuki bir altyapısının olmadığı da söylenebilir. Kaydedilen verilerin kimler tarafından ne şekilde kullanılabileceğini kestirmek de zordur. Bu durum çocukların kişisel verilerinin korunmasını tehlikeye atabilir.46

Yukarıda bahsi geçen kaygılar Avrupa’da hayat bulmuştur. İsveç’teki  bir lise, öğrencilerin devamsızlığını takip etmek amacıyla yüz tanıma sistemleri kullanmaya başlamıştır. İsveç Veri Koruma Ajansı, okulun birçok bölgesinin kamusal alan olmasına rağmen öğrencilerin sınıflarında makul mahremiyet beklentisine sahip olduğunu, yoklamaların daha az müdahale eden bir yöntemle alınabileceğini, okulun hassas biyometrik verileri hukuka aykırı şekilde işlediğini, yeterli bir etki değerlendirmesi yapılmadığını belirtmiş, uygulamanın Avrupa Veri Koruma Tüzüğü’ne aykırı olduğuna hükmederek sorumlu yerel yönetimi yaklaşık yirmi bin Avro para cezasına çarptırmıştır.47

  • (The Daily Mail, 2019), (The Wall Streer Journal, 2019)
  • Soğutma etkisi, “genel olarak insanları haklarını kullanmaktan alıkoyabilecek ‘cay- dırıcı bir davranış’, korku, risk, hukuk sistemi ve mevzuattaki belirsizlik” olarak ta- nımlanmıştır.” (Frederick, 1978)
  • (American Civil Liberties Union, 2019)
  • (The Telegraph, 2018)
  • (American Civil Liberties Union, 2018), (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, s. 30-31)

47 (BBC, 2019)

Yüz tanıma sistemlerine ilişkin bir başka sorun hatalı eşleştirmelerdir. Araştırmalar yüz tanıma sistemlerinin kadın ve azınlıklara ilişkin hata payının (diğer kesimlere kıyasen) yüksek olduğunu ortaya koymuştur.48 Bu durumun kız ve azınlık mensubu öğrencilerin hatalı eşleştirmelerden dolayı ayrımcılığa maruz kalma tehlikesini yükseltmektedir. Hatalı eşleşme- ler yanlış öğrencilerin disiplin cezasına çarptırılması hatta mahkûmiyetiyle sonuçlanabilir.49 Araştırmalar yüz tanıma sistemlerinin öğrencilerin duygularını analiz edemediğine de işaret etmiştir. 50 Bu sebeple yüz tanıma sistemlerinin eğitim kalitesini artıracağını varsaymak hatalı olabilir. Yüz tanıma sistemlerinin yasaklanması için kampanyaların başladığı,51 San Francisco’nun bu sistemlerin kullanımını yasakladığı 52 bir döneme girilirken, Büyük Birader’in okul sıralarında yeri olmadığı düşünülmektedir.53

Kaynakça

  • American  Civil  Liberties  Union.  (2018,  Haziran  20).  New  York  School  District  Seeks Facial Recognition Cameras for Public Schools. Ekim 2, 2019 tarihinde aclu.org: https:// www.aclu.org/blog/privacy-technology/surveillance-technologies/new-york-school-distri- ct-seeks-facial-recognition adresinden alındı
  • American Civil Liberties Union. (2019, Mart 4). Student Surveillance Versus Gun Cont- rol: The School Safety Discussion We Aren’t Having. Ekim 2, 2019 tarihinde www.aclu. org: https://www.aclu.org/blog/privacy-technology/surveillance-technologies/student-sur– veillance-versus-gun-control-school adresinden alındı
  • BBC. (2019, Ağustos 27). Facial recognition: School ID checks lead to GDPR fine. Ekim  2, 2019 tarihinde bbc.com: https://www.bbc.com/news/technology-49489154 adresin- den alındı
  • BBC. (2019, Eylül 4). YouTube fined $170m in US over children’s  privacy  violation. Ekim 1, 2019 tarihinde BBC: https://www.bbc.com/news/technology-49578971 adresin- den alındı
  • Boston Area Research Initiative. (2018). An Evaluation of Equity in the Boston Public. Boston Area Research Initiative.
  • chalkbeat.org. (2019, Nisan 9). Initially rejected, 144 students learn they  were  ac-  cepted to NYC’s coveted Lab School. chalkbeat.org: https://www.chalkbeat.org/posts/ ny/2019/04/09/admissions-error-lab-school-for-collaborative-studies-new-york/ adresin- den alındı
  • CNN. (2019, Şubat 25). A mom found videos on YouTube Kids that gave children inst- ructions for suicide. Ekim 2, 2019 tarihinde CNN: https://edition.cnn.com/2019/02/25/ tech/youtube-suicide-videos-trnd/index.html adresinden alındı
  • (Joy & Timnit, 2018), (American Civil Liberties Union, 2018)
  • (UC Berkeley Human Rights Center, 2019, 31-32)
  • (Martin, Ľubomír, & Štefan, 2019), (Lisa, Ralph, Stacy, Aleix M., & Seth, 2019)
  • https://www.banfacialrecognition.com/, erişim 10.2019
  • (The New York Times, 2019)
  • (American Civil Liberties Union, 2018)
  • Executive Office of the President – The White House. (2016). Big Data: A Report on Algo- rithmic Systems, Opportunity, and Civil Rights. Executive Office of the President – The White House.
  • fastcompany.com. (2019, Mayıs 17). Schools are using software to help pick who gets     in. What could go wrong? Ekim 7, 2019 tarihinde fastcompany.com: https://www.fast- company.com/90342596/schools-are-quietly-turning-to-ai-to-help-pick-who-gets-in-w- hat-could-go-wrong adresinden alındı
  • Federal Trade Commission. (2019, Ocak 8). Electronic Toy Maker VTech Settles FTC Al- legations That it Violated Children’s Privacy Law and the FTC Act. Ekim 1, 2019 tarihin- de Federal Trade Commission: https://www.ftc.gov/news-events/press-releases/2018/01/ electronic-toy-maker-vtech-settles-ftc-allegations-it-violated adresinden alındı
  • Frederick, S. (1978). Fear, Risk, and the First Amendment: Unraveling the ‘Chilling Ef- fect’. Boston University Law Review, 685-732.
  • Frederik, Z. B. (2019). Discrimination, artificial intelligence, and algorithmic decisi- on-making. Avrupa Konseyi.
  • Hürriyet. (2019, Mayıs 09). Çocuklar YouTube’da daha fazla vakit geçiriyor. Ekim  2, 2019 tarihinde Hürriyet: http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/cocuklar-youtubeda-da- ha-fazla-vakit-geciriyor-40946643 adresinden alındı
  • Joy, B., & Timnit, G. (2018). Gender Shades: Intersectional Accuracy Disparities in Commercial Gender Classification. Conference on Fairness, Accountability, and Trans- parency (s. 1-15). Proceedings of Machine Learning Research 81.
  • Kaye, D. (2018). Report of the Special Rapporteur to the General Assembly on Artificial Intelligence technologies and implications for the information environment (A/73/348). United Nations.
  • Kevin, R. (2019, Haziran 8). The Making of a YouTube Radical. Ekim 2, 2019 tarihinde The New York Times: https://www.nytimes.com/interactive/2019/06/08/technology/you- tube-radical.html adresinden alındı
  • Lisa, F. B., Ralph, A., Stacy, M., Aleix M., M., & Seth, D. P. (2019, Temmuz 17). Emo- tional Expressions Reconsidered: Challenges to Inferring Emotion From Human Facial Movements. journals.sagepub.com: https://journals.sagepub.com/stoken/default+doma- in/10.1177%2F1529100619832930-FREE/full adresinden alındı
  • Manoel, H. R., Raphael, O., Robert, W., Virgílio A. F., A., & Wagner, M. (2019, Eylül 3). Au- diting Radicalization Pathways on YouTube. arxiv.org: https://arxiv.org/abs/1908.08313 adresinden alındı
  • Martin, M., ubomír, B., & Štefan, K. (2019, Mayıs 9). A Case Study of Facial Emotion Classification Using Affdex. ncbi.nlm.nih.gov: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/artic– les/PMC6539883/ adresinden alındı
  • Matt, K., & Jon, V. (2019, Şubat 28). https://www.brookings.edu/research/the-oppor- tunities-and-risks-of-k-12-student-placement-algorithms/. Ekim 7, 2019 tarihinde broo- kings.edu: https://www.brookings.edu/research/the-opportunities-and-risks-of-k-12-stu- dent-placement-algorithms/ adresinden alındı
  • Mijatović, D. (2019). Unboxing Artificial Intelligence: 10 steps to protect Human Rights. Avrupa Konseyi.
  • Serin, H. (2019, Nisan ). Sosyal Medyada Çocuk Hakları İhlalleri: Ebeveynler ve Öğret- menler Farkında mı? Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Nisan 2019,20 (Özel Sayı), s. 22.
  • Steinberg, S. B. (2017). Sharenting: Children’s Privacy in the Age of Social Media. Uni- versity of Florida Levin College of Law – UF Law Faculty Publications [Vol. 66:839 , s. 839-884.
  • AtlaTnhtiec.  (2017,  Temmuz  25).  The  Algorithm  That  Makes  Preschoolers  Obsessed
  • With YouTube. Ekim 1, 2019 tarihinde The Atlantic: https://www.theatlantic.com/tech– nology/archive/2017/07/what-youtube-reveals-about-the-toddler-mind/534765/ adresin- den alındı
  • The Daily Mail. (2019, Nisan 18). Chinese schools use high-tech gates equipped with facial-recognition cameras to keep track of their pupils. Ekim 2, 2019 tarihinde The   Daily Mail: https://www.dailymail.co.uk/news/article-7153981/Chinese-schools-use-faci– al-recognition-gates-monitor-pupils.html adresinden alındı
  • The New York Times. (2019, Mayıs 14). San Francisco Bans Facial Recognition Tech- nology. The New York Times: https://www.nytimes.com/2019/05/14/us/facial-recogniti– on-ban-san-francisco.html adresinden alındı
  • The Telegraph. (2018, Mayıs 17). Chinese school uses facial recognition to monitor stu- dent attention in class. Ekim 2, 2019 tarihinde The Telegraph: https://www.telegraph. co.uk/news/2018/05/17/chinese-school-uses-facial-recognition-monitor-student-attenti-   on/ adresinden alındı
  • The Wall Streer Journal. (2019, Temmuz 30). Facial Recognition Tech Comes to Schools and Summer Camp. Ekim 2, 2019 tarihinde The Wall Street Journal: https://www.wsj. com/articles/facial-recognition-goes-to-camp-11564479008 adresinden alındı
  • Tüfekçi, Z. (2018, Mart 10). YouTube, the Great Radicalizer. Ekim 1, 2019 tarihinde      The New York Times: https://www.nytimes.com/2018/03/10/opinion/sunday/youtube-po- litics-radical.html?smid=pl-share&fbclid=IwAR3d4r2a_Fj6Gk08vJWrIaOh70hgms7B- cuMW5wRwLhvBKhDCCzjFHsK4SxY adresinden alındı
  • UC Berkeley Human Rights Center. (2019, Nisan). Memorandum on Artificial Intelligen- ce and Child Rights. UC Berkeley School of Law Human Rights Center.
  • UNICEF. (2018). Children’s Online Privacy and Freedom of Expression. UNICEF.
  • UNICEF. (2018, Şubat 2018). More than 175,000 children go online for the first time every day, tapping into great opportunities, but facing grave risks. UNICEF: https://www. unicef.org/eca/press-releases/more-175000-children-go-online-first-time-every-day-tap- ping-great-opportunities adresinden alındı
  • World Economic Forum. (2019). Generation AI-Establishing Global  Standards  for  Child- ren and AI. “Generation AI – Establishing Global Standards for Children and AI” http:// www3.weforum.org/docs/WEF_Generation_AI_%20May_2019_Workshop_Report.pdf.

Yazan: Av. Fatmanur CAYGIN – Av. Can YAVUZ

 Makale Kaynağı: İSTANBUL BAROSU DERGİSİ • Cilt: 94 • Sayı: 3 • Yıl: 2020

Kaynak Link : https://www.istanbulbarosu.org.tr/YayinDetay.aspx?ID=573&desc=Cilt:-94-Say%C4%B1:-2020/3

Bebek Pudralarına Dikkat!

Hassas cilt ve hassas bir bağışıklık sistemine sahip bebeklerde özellikle yaz aylarında ve sıcak havalarda kullandığımız bebek pudralarının tozlarının bebeklerin ciğerlerine kadar gidebileceği uyarısı yapıldı.

Bebek pudraları toz halinde olan bir pudra çeşididir. Bu pudra çeşidini bebeklerimize sürmemeye özen göstermeliyiz, çünkü bu pudra toz olduğu için bebeklerimizin ciğerlerine kadar ulaşabiliyor ve ciğerler bunu yabancı bir madde olarak algılayarak ona göre bir tepki veriyor. Özellikle bebeklerin genital bölgelerinde ve boyun kulak gibi yüze yakın bölgelerde kullanılmaması tavsiye ediliyor.

O bölgelerde kullanılan pudraların kıvrımlarda kalarak enfeksiyonlar oluşturabiliyor veya alerjik tepki vermelerine neden olabiliyor. Sık sık sıcak günlerde ve yaz aylarında pişik olan bebeklerde pudra kullanmak yerine, altlarını sık sık değiştirmeli ve alt değişimi yaparken bebeği güzelce kurulayıp hava ile temas ederek kendiliğinden havalanması için bir süre beklemelisiniz.

Aynı zamanda bebeğin bezi dolduğunda idrar veya kaka ile uzun süre temas etmemesini sağlarsanız çok daha az pişik olacaklardır. Bunların yanında bebek pişiği için bebek yağı kullanmak oldukça faydalı olacaktır

GEBELİKTE ŞEKER (DİYABET) – TİROİD – SARA HASTALIKLARI

Kandaki şeker oranının (glikoz) normalden fazla olması durumudur. Bazı anne adaylarında hamile kalmadan önce diyabet bulunmaktadır. Buna pregastasyonel diyabet adı verilmektedir. Gebelik sürecinde oluşan diyabet hastalığına da gestasyonel DM denilmektedir.

Eğer gebe kalmadan önce diyabet hastalığınız var ise kan şekerinizi kontrol altında tutmakta zorlanabilir ve insülin dozunuzu değiştirmeniz gerekebilir. Gebelik öncesinde var olan diyabet hem anne için hem de bebek için büyük risk oluşturmaktadır. Bu nedenle gebelikten önce var olan diyabetin ciddiye alınması ve ihmal edilmemesi gerekmektedir.

Gebelikte diyabet tanısı konabilmesi için şeker yükleme testleri yapılmaktadır. Bu testler gebelikte 25-28 haftalar arasında yapılmaktadır. Ancak ailesinde iri bebek doğumu, obezite, ölü doğum, şeker hastası olan varsa şeker yükleme testleri daha erken dönemde yapılabilir. Şeker yükleme testleri açlık ve tokluk kan şekeri sonuçlarına göre diyabet tanısı konur.

Diyabet tanısı konan anne adayı yakın takip altına alınarak anne ve bebek oluşabilecek tüm riskler açısından değerlendirilip takip edilir.  Açlık tokluk şeker yükleme test sonucuna göre gerekli görülen hastalarda tedaviye başlanır.  İnsülin gebelikte güvenle kullanılan ilaçlardır.

         ANNE İÇİN RİSKLERİ

*Kan şekerini yükselmesi (Hiperglisemi)

*Kan Şekerinin düşmesi (Hipoglisemi)

*Fazla kilo almak, fazla susamak, sık idrara çıkmak.

* Gebelik zehirlenmesi (preeklampsi)

* Hipertansiyon, kalp damar hastalığı, beyin damar hastalığı

* Böbrek enfeksiyonu (pyelonefrit)

* Gebelik sonrasında diyabetin kalıcı olma olasılığı artar.

* Şeker koması(Ketoasidoz), hiperosmolar nonketotik koması, laktik asidoz koması

* İdrar yolu enfeksiyonu

* Anne ölümleri görülebilir.

BEBEK İÇİN RİSKLERİ

Bebekte doğumdan kaynaklı sakatlıklar.

* Düşük riski (Abortus)

* Erken doğum riski

*Bebek suyunun fazla olması ve bundan kaynaklanan sorunlar

* Bebeğin iri olması ve buna bağlı sorunlar

* Doğumda omuz takılması, doğum esnasında oluşabilecek yaralanmalar ve bebek ölümü

* Müdahale gerektiren doğumlar ve bundan kaynaklanan sorunlar

* Kan şekeri kontrolü iyi yapılmayanlarda ölü doğum riskinin artması

* Doğum sonrasında yeni doğan bebeklerde yaş akciğer hastalığı, kan şekeri düşüklüğü, sarılık, kalsiyum düşüklüğü v.s. görülmesi

* Çocukluk döneminde obezite, motor gelişiminde gerilik, erken erişkin tip diyabet görülebilir.

GEBELİKTE TİROİD HASTALIKLARI

Tiroit bezi (guatr) boyun bölgesinde tiroit hormonlarının yapımı ve salgılanmasını sağlayan bir bezdir. Tiroit hormonları (T3 ve T4) vücut metabolizması üzerindeki etkisi önemlidir.

Tiroit hormonlarının yüksek olması durumuna hipertiroidi denilmektedir. Bu durumda metabolizma aşırı derecede aktiftir ve buna bağlı olarak vücutta terleme, kilo verme, kilo alamama, saç dökülmesi, sinirli olma v.s. gibi durumlar görülebilir.

Gebelikte tiroit bezi hastalıkları sıklıkla görülmektedir. Tiroit hastalıklarının taraması ve tanısı kandaki hormon düzeyleri ile kolayca yapılabilir.

Gebelikte östrojen hormonlarının artmasından kaynaklı TBG(Tiroit bağlayıcı globulin) artar. Bu da T4 düzeyinin artmasına neden olur. Bu nedenle gebelik boyunca T4 düzeyinin yükselmesi normaldir. Ancak bu durum sT3 ve sT4 geçerli değildir.

TSH değerleri de gebelik döneminde normal sınırlar içerisinde olmalıdır. Gebeliğin ilk üç ayında yüksek B-HCG hormonu TSH azalmasında normal sınırların altıda seyretmesine neden olabilir. Ancak daha sonraki aylarda normal seviyede seyretmesi gerekmektedir. Gebelikte tiroit taramasında en uygun test TSH hormonunun ölçülmesidir. TSH değerlerinde bir anormallik olması halinde sT3 ve sT4 değerlerine bakılması gerekmektedir.

GEBELİKTE SARA HASTALIĞI (EPİLEPSİ)

Epilepsi gebelik döneminde en çok karşılaşılan sinirsel hastalıklardan biridir. Vücutta istemsiz kasılmalar ve bilinç kaybı ile kendini gösterir. Erken yaşta görülmeye başlayan ve uzun süre devam eden bir hasatlıktır. Erken yaşta tanı konduğundan gebelik gerçekleştiği anda bu hastalar tür kontrol altınadırlar. Nadiren de olsa gebelikte ilk kez bu hastalıkla karşılaşılabilir.

Epilepsi hastalığı olan anne adayları hamile kalmadan önce mutlaka bir kadın doğum uzmanı ve nöroloğa danışmalı alınan ilaçların dozları tekrardan düzenlenmelidir.

Hamilelikte epilepsinin seyri bazen değişebilir. Hastalık şiddetlenebileceği gibi azalma da gösterebilir.

İstatistiklere göre sağlıklı doğum yapan kadınların oranı % 95 iken, epilepsi hastası olan anne adaylarında sağlıklı doğum oranı ortalama % 95’tir. Epilepsi hastalarında konjenital anomaliler yani yapısal sakatlıkların riski daha fazladır.

Bu durum hastalığın kendisinden ziyade, sara nöbetlerinin önlenmesinde kullanılan ilaçlardan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle kullanılan ilacın en düşük dozda ve sayıda kullanılması hatta hasta için uygunsa ilacın kesilmesi yoluna gidilebilir. Yalnız bütün bunların uzman bir nörolog tarafından yapılması gerekmektedir. Uzman nörolog gözetiminde olmadan ilaçların azaltılması ve ya kesilmesi anne adayında sara nöbetlerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu nöbetler esnasında bebekte fiziksel zedelenmeler, bebek eşinde kanama, bebeğin eşinden erken ayrılması, erken doğum, gelişme geriliği hatta bebek ölümleri görülebilir.

Bu gibi sorunların yaşanmaması için hastalık uzman doktor tarafından kontrol altında tutulmalıdır.

EPİLEPSİ HASTALARININ GEBELİKTE DİKKAT ETMESİ GEREKENLER

*Kontrollerin hiçbir şekilde aksatılmaması gerekmektedir.

* Yorulmama ve dinlenme konusunda hassas davranılmalı.

*Uykusuz kalmamaya özen gösterilmeli.

*Kullanılan epilepsi hastalığı D vitamini eksikliğine neden olabilir. Bu nedenle D vitamini

takviyesi yapılmalı.

*Folik asit alınmalı veya folik asit açısından zengin besinler tüketilmeli.

PREEKLAMPSİ ( GEBELİK ZEHİRLENMESİ )

Gebelikte tansiyonun yükselmesi el, ayak ve yüzde ödem(şişkinlik) oluşması, proteinin idrarla fazla atılması durumudur. Preeklampsi hafif ve şiddetli olmak üzere iki şekilde görülür.

Hafif Preeklampside, tasiyon 140/90mmHg veya üzerinde seyreder ve protein atılımı daha azdır.(günde 300mg’dan fazla)

Şiddetli Preeklampside, tansiyon 160/110 ve üzerinde seyreder ve protein atılımının da günde 2 gr’dan fazla olduğu görülür. Proteinin fazla atılımı karaciğer fonksiyonlarının yükselme, trombosit

sayısında ve pıhtılaşma faktörlerinde azalma olabilir. Artmış olan damar içi basınçlı nedeniyle tüm organlar ve kandaki tüm hücreler etkilenebilir. preeklampsi Anne ve bebek ölüm nedenleri arasında ciddiyetini korumaktadır.

Anne için Riskleri

Gebelik zehirlenmesi ve sara nöbetlerine benzer nöbetler görülebilir.(Eklampsi)

_ Karaciğer fonksiyonlarının yükselmesi, karaciğerin hasar görmesi, kan hücrelerinde yıkım, Trombositlerde yani kan hücrelerinde azalma görülebilmektedir.(Hellp sendromu)

_ Bütün vücutta yaygın kanama pıhtılaşma bozukluğu görülebilir.(Dık)

_ Beyin hasarı görülebilir(Hipertansif Ensefalopati)

_ Beyin kanamaları, oksijensizlik, enfarkt ve beyin ödemi

_Felç, görme bozukluğu, böbrek yetmezliği, doğum sonrası kanama

_Akciğer ödemi ve akciğer hasarı(ARDS)

_Karaciğer hasarı, karaciğer yırtılması, kan birikmesi

_Çoklu organ yetmezliği, kalbin durması, ölüm ile sonuçlanabilir.

Bebek için Riskleri

_ Bebek eşinin erken ayrılması ve kanama.(Plasenta dekolmanı)

_Bebekte gelişme geriliği görülebilir.(IUGR)

_Sıkıntılı Bebek(Fetal distres)

_ Erken doğum (Prematür)

_ Erken doğuma bağlı olarak yaş akciğer hastalığı, enfeksiyon, metabolik problemler, bebek ölümleri görülebilir.

Soğuyan Havalara Sıcacık Ayaklar İçin Panduf Modelleri

Kışın soğuk ve yağışlı havalarında giyebilmek için ayak numaranıza göre uyum sağlayan panduf modellerinin satın alabilirsiniz. Bu ürünler, terlik gibi yumuşak yapıya sahip olduğu için ayak sağlığınız açısında da tercih edebileceğiniz kaliteli ürünlerdir. Küçük yaştaki çocukların ayak numaralarına uyum sağlayan renkli çeşitli animasyon karakterleri ile desenleri bulunan modelleri dikkat çekmektedir.

Trend Renklerden Oluşan Panduf Modelleri

Ayak sağlığınıza tercih edebileceğiniz birçok farklı modelde panduf ayakkabı modelleri bulunur. Bu ayakkabı türündeki ürünler, özellikle soğuk hava şartlarında ayağınızın sıcak hissetmesine yardımcı tekstil ürünlerinden oluşmaktadır. Bu nedenden dolayı ayak sağlığınız için kaliteli tekstil parçalarından oluşan modellerini satın alabilirsiniz.

Eğlenceli Tasarımlara Sahip Panduf Modelleri

Eğlenceli hayvan motiflerinin baskılı olduğu panduf modelleri özellikle çocukların ilgisini çekmektedir. Bu noktada bu ürünleri satın almak için Sobee markasının online mağazasını ziyaret edebilirsiniz. Siteden güvenilir ödeme yöntemlerini kullanarak siparişinizi verebilirsiniz. Siteye giriş yapabilmek için https://www.mavipink.com/erkek-bebek-giyim  yi ziyaret edebilirsiniz. Filtreleme alanını kullanarak ayak numaranıza göre ürünleri listeleyebilirsiniz.

Annelerin Tercihi Erkek Bebek Hastane Çıkış Setleri

Hamile olan anne adayları gebelik süresince büyük bir heyecanla bebeklerine kavuşacakları günün hayalini kurarlar. Çoğu anne doğumun gerçekleşeceği zamana kadar bebekleri için herhangi bir alışveriş yapmayı tercih etmez. Fakat doğum anı yaklaşmaya başladığında işler değişir ve anne adaylarını tatlı bir alışveriş heyecanı sarar. Özellikle erkek bebek sahibi olacak anne adaylarının alışverişlerinde ilk tercih edecekleri kıyafetlerin başında erkek bebek hastane çıkışı setleri gelir.

Farklı Modelleri İle Erkek Bebek Hastane Çıkışı

Günümüzde anneler bebeklerine kıyafet seçerken oldukça farklı modelleri olan kıyafetleri satın almayı tercih etmektedirler. Farklı ve birbirinden şirin hayvan figürleriyle tasarlanmış erkek bebek hastane çıkışı ile bebeğinizin tatlılığına tatlılık katmak istemek her annenin hakkıdır. Tuttuğunuz takımların renklerine sahip hastane çıkışları ise futbolu seven ebeveynlerin daha çok tercih edecekleri hastane çıkışları arasında yer almaktadır.

Kaliteli Erkek Bebek Hastane Çıkışı

Yeni doğan bebeklerin oldukça narin olan tenlerine değecek kıyafetlerin dokusunda kullanılan malzemelerin de mutlaka kaliteli olması gerekir. Bu kıyafetlerin %100 antialerjik ve anti bakteriyel doğal kumaştan üretilmesi gerekmektedir. Sizler de https://www.bebelive.com/erkek-bebek-hastane-cikisi  adresimizi ziyaret ederek her renk, model ve özellikteki yüksek kaliteli %100 pamuklu ve yumuşak dokulu erkek bebek hastane çıkışı ürünlerimize göz gezdirebilir ve güvenle alışveriş yapabilirsiniz.

En Sağlıklı Yeni Doğan Bebek Kıyafetleri

Yeni doğacak bebek için alışveriş yapmak bir anne adayı için en keyifli anlardır. Anne adayları için bu ilk tecrübe ne alınması gerektiği, nasıl alınması gerektiği hakkında bazen zor bazen kararsız olabilir. Yeni doğan bebek kıyafetleri satın alınırken bebeğin neye ihtiyacı olduğu ve beraberinde hangisinin sağlıklı olduğunun bilinmesi en önemli detaylardır.

Yeni Doğan Bebek Kıyafetlerinde Öncelik Sıralaması Nedir?

Yeni doğan bebek kıyafetleri söz konusu olduğunda doğacağı mevsime göre bodyler, tulumlar öncelik sıralamasında olmalıdır. Özellikle bebeklerde tulum alımlarında ayaklı seçimler yapılması son derece önerilen tiplerindendir. Zıbınlar, çoraplar, patikler, hırkalar, ince ağız tülbentleri, hastane çıkışı takımı, battaniye sıralamada sonraki parçalardır.

Yeni doğan bebek kıyafetleri alınırken 0 yaş olsa da büyük alınmasında her zaman fayda vardır. Bebek hızlı bir büyüme sürecinde olacağından dolayı çok küçük alındığı takdirde giyememesi söz konusu olabilir. Kıyafet satın alırken önemli olan gerekli parçaların gerekli ölçülerde alınması ve alınan tüm kıyafetlerin bebeğe uygun bir şekilde temizlenmesi ve saklanmasıdır.

https://www.mavipink.com/bebek-kiyafetleri sitesinden bebek kıyafetleri adına çeşitler arasında kaybolur, ihtiyaç olan her şeyi rahatlıkla temin edebilir, alışveriş esnasında aldığınız keyif de yanınıza kar kalacaktır.

Çocuk Kuaförü

Bebek ve çocuklarda doğru saç modelini seçebilmek çoğu zaman aileler için tam bir kaos haline gelebilmektedir. Hem evlatlarının yüz yapılarına ve karakterlerine uygun hem de onların rahatça hareket edebilmelerine olanak verebilecek saç modelleri bulmak, bu konuda yeterince tecrübesi bulunmayan aileler adına fazlasıyla zorlayıcı olabilmektedir. Bu nedenle anne ve babalar da çocuk ve bebek saç kesimi üzerine hizmet veren işinin ehli çocuk kuaförlerini araştırmaya başlamakta ve gerçek anlamda güvenebilecekleri bir çocuk kuaförü arayışına gitmektedir.

Türkiye’de Çocuk Kuaförlerinin Yaygınlaşması

 

Çocuk ve bebek saç kesimi üzerine hizmet veren kuaförlerin sayısı anne ve babaların yoğun ilgisi nedeniyle her geçen gün artmaya devam etmektedir. Çocuklarının ya da bebeklerinin kullanımı rahat olduğu kadar havalı da olan bir saç stiline sahip olmalarını arzu eden anne ve babaların tercihi olan bu adresler, gerçekten alanında uzman kuaförler tarafından işletildiklerinde arzu edilen kaliteli hizmetleri fazlasıyla verebilmektedir. Bu nedenle sonrasında pişman olmamak ve verilen hizmetten memnun kalmak isteyen tüm ebeveynlere İstanbul ve çevresinde tercih edilebilecek en iyi çocuk kuaförü adreslerinden olan Salon ByZeck tavsiye edilebilir.

 

İstanbul’un En Kaliteli Çocuk Kuaförü

 

Birbirinden şık ve modern saç modelleri ile uzun yıllardır sektörünün en iyi çocuk ve bebek saç kesim merkezlerinden birisi olan Salon ByZeck, ünlü kuaför Zeki Ekin’in önderliğinde saç kesim konusundaki başarılı çalışmalarına devam etmektedir. Her biri alanında uzman ve deneyimli ekibi ile İstanbul’un en kaliteli çocuk kuaförü adreslerinden birisi olan Zeki Ekin, sadece dakikalar içerisinde kendine özgü saç stillerini çocuk ve bebeklere uygulayabilmekte ve ebeveynlerinden de tam not alabilmektedir.

 

Saçlarını kestirmekten korkan ya da çekinen küçük çocuklara eğlendiren saç kesim hizmetleri de veren Zeki Ekin, bu sayede ailelerin gönül rahatlığı ile tercih edebileceği en uygun çocuk kuaförü seçeneklerinden birisi haline gelmektedir.

 

Salon ByZeck’te çocukların olduğu kadar bebeklerin de geniş yelpazede tercih edebilecekleri birbirinden farklı saç modelleri bulunmaktadır. Bu sayede özellikle ilk saç kesimi konusunda oldukça titiz olan anne ve babalar evlatları için en doğru saç modelinin hangisi olabileceğine rahatlıkla karar verebilmektedir.

 

Hijyenik Saç Kesim Hizmetleri

 

Salon ByZeck’i piyasada yer alan diğer çocuk kuaförlerinden ayıran en önemli özelliği, çocuk ve bebek saç kesimlerinde kullandığı aletlerin hijyeni ve kalitesidir. Her bir saç kesiminden önce saç kesim aletlerini yüzde yüz steril bir şekilde temizleyen Salon ByZeck, bu sayede çocuk ve bebeklerin sağlıklarını hiçbir şekilde riske atmadan yüzde yüz güvenilir saç kesim işlemlerini gerçekleştirebilmektedir.

 

Kısacası, İstanbul ve çevresinde işine özen gösteren, tecrübeli ve hijyen kurallarına üst seviyede önem veren başarılı bir çocuk kuaförü arayışında olan her anne ve babaya, uzun yıllardır sektörde yer alan ve hizmet verdiği çok sayıda müşterisi ile ismini her geçen gün daha fazla duyuran Salon ByZeck tavsiye edilebilir. Randevu oluşturmak isteyenler web sitesi www.salonbyzeck.com üzerinden iletişime geçebilirler

 

Bebeklerde 0-3 ay Gelişim Süreci

Bebeklerde gelişim süreci  4 bölüm olarak incelenmektedir.

1-MOTOR GELİŞİMİ

Bebeğinizi karnından tutularak havada tutulduğunda küçük başı öne düşer.

Beşikten kaldırmaya çalıştığınızda başını desteklemezseniz gevşek kalır ve düşer.

Yüzüstü bıraktığınızda başını sağa ya da sola çevirebilir.

Kol ve bacaklarında ani hareketler ve duruş değişiklikleri gösterebilir.

Avuçlarında ve elinin tamamında yakalama refleksleri görülebilir.

Oturur konuma geçirilmeye  çalışıldığında boyun kasları tam gelişmediği için başı belirgin bir biçimde geride kalır.

2-ALGISAL GELİŞİMİ

Bebeğiniz görme alanı içindeki parlak cisimleri fark edebilir.

Dört basit tad olan tatlı,ekşi,acı,tuzluları algılamaya başlar.

Duyduğu seslere tepki verebilir ve ses duyduğunda başını sese doğru çevirebilir.

Kendi sesini diğer duyduğu seslerden ayırt edebilir.

1-2 haftalık bebeğiniz sizin ten kokunuzu diğer kokulardan ayırt edebilir.

3. haftadan itibaren sizi emerken yüzünüzü incelemeye başlar.

2. ayında sizin yüzünüzü diğer yüzlerden ayırır.

Yavaş hareket ettirdiğiniz bir nesneyi takip eder.

3. ayında objelerin nerede olduğu ile değil ne olduğu ile ilgilenir.

Yüzü önünde kendi elleri ve parmaklarıyla oynamaya başlar.

Bebeğinizle konuştuğunuzda bazen de kendi kendine zevkle sesler çıkarır.

Sesin kaynağını bulmak için başını sağa sola çevirir.

3-DİL GELİŞİMİ

Bebeğiniz kısa ve derin soluklar alması demesi konuşmanın temelini oluşturması demektir.

Bebeğiniz ağlama sırasında sesler çıkararak çene ve dil hareketlerini tekrarlayarak ses ve solunum düzenleme becerisi kazanır.

Bebeğiniz rahat ve hoşnut olduğu zamanlarda kumru gibi sesler çıkarır.

4-SOSYAL  GELİŞİMİ

Bebeğinizin yüz ifadesi belirsiz ve anlamsızdır.

Bebeğinizin 5-6 haftalıkken sosyal gülümseme ve tepki biçimindeki sesli ifadeleri gelişir.

Bebeğiniz 3. aya doğru yemek,banyo, uyku gibi faaliyetleri fark eder ve tepki verir.

Bebeklerde 3-6 ay Gelişim Süreci

1-MOTOR GELİŞİMİ

Bebeğiniz sırtüstü konumdayken minik ayaklarına bakmak için başını kaldırabilir.

Bebeğiniz sert bir zeminde ayakta tutulduğunda ağırlığını ayaklarına verip etkin bir biçimde aşağı-yukarı zıplar.

Bebeğiniz sırtüstü konumdan yüzüstü duruma,yüzüstü durumdan da sırtüstü duruma geçebilir.

Bebeğinizi destekle oturtabilir ve oturttuğunuzda çevresine bakmak için başını bir yandan öbür yana çevirebilir.

Bebeğiniz bacaklarını birbiri ardına hareket ettirebilir ve güçlü tekmeler atabilir.

2-ALGISAL GELİŞİM

Bebeğinizin gözleri artık birlikte hareket eder.

Bebeğiniz 15-30 cm yakınlığındaki nesnelere dikkatle bakmaya başlar ve aynı zamanda onları tutmak için ellerini uzatır.

Bebeğiniz 3 m uzağında olan topların yuvarlanışını izler.

Bebeğiniz ona seslenen sesin kime ait olduğunu bulabilir.

Bebeğiniz siz odada bir şeyler ile ilgilenirken size anlamlı bir ilgi ve dikkatle yaptıklarınızı izler.

Bebeğiniz avuçlarıyla kavrarken bütün elini kullanır.

Bebeğinizin eline oyuncak verdiğinizde bir elinden diğer eline geçirebilir.

3-DİL GELİŞİMİ

Bebeğiniz şarkımsı sesler ya da tek ve iki heceli ifadelerle hoş ve uyumlu sesler çıkarır.

Bebeğiniz kendi kendine neşe çığlıkları atmaya başlar.

“ba ba” “de de” gibi iki sesli sözcükleri ayırt eder.

4-SOSYAL GELİŞİMİ

Bebeğiniz her yakalayıp eline aldığı her şeyi ağzına götürür.

Bebeğinize çıngırak verdiğinizde hemen elini uzatır ve ses çıkarması için sallamaya başlar.

Bebeğiniz çevresindekilere yakınlık davranır ama zaman zaman özellikle annesi olmadığında hafif bir utangaçlık ve endişe gösterebilir.

Bebeklerde 6-9 ay Gelişim Süreci

1-MOTOR GELİŞİMİ

Bebeğiniz artık desteksiz olarak 10-15 dk oturabilir.

Bazı bebekler bu dönemlerde emeklemeye başlar.

Bebeğiniz dengesini yitirmeden önünde duran oyuncağını almak için ona doğru eğilebilir.

Bebeğiniz o sevimli vücudu ile yerde yuvarlanarak bir yandan diğer yana döndürerek ya da kıvrıla kıvrıla ilerler.

Bebeğiniz desteği tutarak ayağa kalkabilir.

2-ALGISAL GELİŞİM

Bebeğiniz çevresindeki insanlara,nesnelere olup biten her şeye görsel açıdan büyük ilgi duyar.

Bebeğinizin oyuncağının bir bölümünü gizlemiş olsanız bile oyuncağını bulabilir.

Bebeğiniz oyuncağını durduğu yerden alabilir ama kendiliğinden  yere koyamaz.

Bazı bebekler işaret parmağını kullanarak daha uzaktaki nesneleri size gösterebilir.

3-DİL GELİŞİMİ

Bebeğiniz tek heceli sözcükleri sıkça kullanmaya başlar.

Bebeğiniz komik sesler çıkararak büyükleri taklit edebilir.

Bebeğiniz ona hayır ve güle güle dediğinizde yüzünüze bakarak sizi anlar.

Bebeğiniz sizin ilginizi çekmek için bağırabilir.

“baba”,”dede”,”anne” gibi heceleri birleştirebilir.

4-SOSYAL GELİŞİMİ

Bebeğiniz sesli oyuncaklarını sallayarak veya bir yere vurarak zil çalma eylemini taklit eder.

Bebeğiniz kızdığında ya da herhangi bir şeyi istemediğinde hoşnutsuzluğunu belirten sesler ya da hareketler yapabilir.

Bebeğiniz tanımadığı kişiler ve sizin aranızda belirgin bir biçimde ayrım yapar.

5-BİLİŞSEL GELİŞİMİ

Bebeğiniz amaçlı eylemlere geçmeye başlarlar, engelleri kaldırmak ya da yolunu değiştirmek gibi

Bebeğiniz saklamış olduğunuz nesneleri aramaya başlar.

Bebeğiniz nesnenin sürekliliğini anlar.

Bebeklerde 9-12 ay Gelişim Süreci

1-MOTOR GELİŞİMİ

Bebeğiniz artık uzun süreli yerde oturabilir.

Bebeğiniz desteksiz tek başına yürüyebilir.

Bebeğiniz evinizdeki koltuğunuz gibi nesnelere tutunarak ayağa kalkıp tekrar oturabilir.

Bebeğiniz emekleyebilir ya da kalçası üzerinde kendini sürükleyerek ilerleyebilir.

Bebeğiniz oturur pozisyondan yatar pozisyona ya da yatar pozisyondan oturur pozisyona geçebilir.

Bebeğiniz yerde uzun süre artık oturabilir.

2-DİL GELİŞİMİ

Bebeğinizin çıkarttığı seslerin sayı ve çeşitlerinde gelişme görülür.

Bebeğiniz gerçek sözcüklerin yerine sembolleri kullanır. Örneğin çaydanlık için gaganlık, kedi için pisi pisi,araba için düt gibi.

3-ALGISAL GELİŞİMİ

Bebeğiniz ondan istediğiniz nesneleri size verebilir. Örneğin topu,tv kumandası,biberonu gibi.

Bebeğiniz sizin konuşurken kullandığınız sözcükleri anladığını belli eder.

Bebeğiniz ona ismi ile hitap ettiğinizde ismini bilir ve seslenilen yöne döner.

Bebeğiniz ellerini serbestçe kullanabilir.

Bebeğiniz oyuncaklarını bilerek atar veya düşürebilir ve yere düşüşlerine bakar.

Bebeğiniz ilgisinin çeken şeyleri işaret parmağıyla bu diye gösterip ister.

Bebeğiniz belirli mesafelerden kendisine doğru gelen tanıdığı kişileri seçebilir.

4-SOSYAL GELİŞİMİ

Bebeğiniz “güle güle” anlamında elini sallayabilir.

Bebeğiniz “merhaba”anlamında sizinle tokalaşabilir.

Bebeğiniz tanıdığı kişilere sevgi gösterir.

Bebeğiniz gösterildiğinde küplerini ya da oyuncaklarını kutunun içine koyup çıkarabilir.

Bebeğiniz onu giydirirken size yardımcı olmak adına kolunu ve bacağını uzatır.

Bebeğiniz kendi kaşığını,kendi biberonunu tutabilir.

5-BİLİŞSEL GELİŞİMİ

Bebeğiniz yeni şeyleri keşfeder.

Bebeğiniz kendi yemek yeme denemelerine girişir.

 

Çocuğunuzun sağlığını PAÜ’de izleyebilirsiniz

Daha önce sadece büyük şehirlerdeki üniversitelerin Çocuk Polikliniklerinde mevcut olan “Çocuk Sağlığı İzlem Polikliniği” Çocuk Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Ergin’in yönetimindeki bir ekiple Pamukkale Üniversitesi Hastanesi’nde hizmete açıldı.

Çocuk Sağlığı İzlem Polikliniğinin kapısı her yaştaki çocuklara ve onların ailelerine açık olmakla birlikte özellikle 5 yaş altı bebek ve çocukları belli aralıklarla görerek ailelerine onların sağlıklı büyümesi, akıllı ve mutlu olması için önerilerde bulunmayı, fark edilemeyen bir hastalığı varsa erken tanı koyarak tedavisine yardımcı olmayı amaçlıyor.

Doç.Dr.Ahmet Ergin yaptığı açıklamada uygulanan tedavileri madde madde şöyle açıkladı :
-Birinci aydan başlayarak emzirme ile ilgili sorularınızı yanıtlıyoruz. (doğru emzirme pozisyonu, emzirme sorunları, meme sorunları, vb)
-Yaşa uygun beslenme önerileri sunabiliyoruz (ek besinler ne zaman ve nasıl?,  iştahsızlık ya da yeme ile ilgili sorunlar nasıl çözülür, vb.)
-Sizlerin sıkça sorduğunuz soruların yanıtlarını veriyoruz  (Bebekleri nasıl giydirelim?, bebeğin yaşadığı odanın ısısı ne olsun?, banyo sıklığı ve banyo suyunun ısısı kaç derece olabilir?, bebekler nasıl ve ne süre uyurlar?, vb)

-Yaşa özel tarama testleri yapıyoruz (Hipotiroidi, fenilketonüri, kan sayımı, idrar incelemesi, kan basıncı ölçümü, görme keskinliği, işitme testi, vb )
-Büyümede yavaşlama ya da gerilik erken fark edilirse nedeni belirlenebilir ve çocuğun boy ya da ağırlıkça geri kalması önlenebilir. Bu amaçla bebeğinizin vücut ağırlığı, boy ve baş çevresi büyümelerini izliyoruz.

-İlk 5 yaş beyin gelişiminin en hızlı olduğu dönemdir. Bu nedenle bebek ve çocukların gelişimlerini (duymaları, görmeleri, söylenileni anlamaları, isteklerini anlatmaları, hareketleri, çevrelerindeki kişilerle ilişkileri, zeka gelişimi, oyunları) izliyor ve destek önerilerinde bulunuyoruz  (hangi yaşta neler yapabilir, hangi ayda hangi oyunları oynar, oyuncak seçimi, kitapla tanışma zamanı vb.). Çocuğunuzun gelişimi her izlemede hekimlerimiz ve gerektiğinde de psikoloğumuz tarafından değerlendiriliyor.

-Farkedilmeyen bir hastalıkları varsa erken tanı koyabiliyoruz. (Doğuştan kalça çıkığı, doğuştan kalp hastalıkları, görme ve işitme sorunları, zeka geriliği yapan hastalıklar vb).

Bebeklerde İnek Sütü Alerjisine Dikkat!

Bebekler 1 yaşlarından itibaren inek sütü içebilirler ama alerji riski anneleri en fazla tedirgin eden konular arasında yer alır. İnek sütünün ne olduğunu ve belirtilerini öğrenmek, gereken önlemleri almak açısından önemlidir.

İnek sütü alerjisi bebekler arasında en sık rastlanan alerji türüdür. Ayrıca inek sütü alerjisi olan bebeklerin yarısından fazlasında soya sütü alerjisi de bulunur.

Her yaşta görülebilen inek sütü alerjisi özellikle sütten kesme döneminde ortaya çıkar.

İshal, kusma, kabızlık, dışkıda kan, egzama ve deri döküntüsü, inek sütü alerjisinin belirtileri olarak sayılabilir.  Ayrıca hem anne sütü hem mama ile beslenen bebeklerde inatçı ağlamayla birlikte beslenme sonrası kusma, kanlı veya sümüklü ishal, normalin altında kilo alma ve egzama gibi alerjik cilt rahatsızlıkları belirtileri de görülebilir.

Bebekler Neden Ağlar ve Ağlama Sebepleri

Bebek denince akla ilk gelen şeydir aslında ağlamak. Bebeğiniz ağlarken aslında sizinle iletişime geçiyor. Bir sorununun olduğunu size söyleme çalışıyordur. Kısacası bebekler acıktığında altını kirlettiğinde her durumda ağlarlar. 3 ayı geçen bebekler ise dış dünyayı artık daha iyi bildiği için bu sorunlarının yanında birde ilgi istedikleri için ağlamaya başlarlar. Eğer ki bebeğinizin karnı tok altı temiz ve yine de ağlıyorsa yüzünde de kızarmalar meydana gelmişse bunun sebebi de bebeğinizin gazının olmasıdır. Bahsettiğimiz gibi bebeğinizin ağlaması gayet normal bir olaydır ama bebeğiniz ağlarken öksürüyorsa kusuyorsa ve ishal gibi durumları varsa mutlaka bir doktora başvurmanızı öneririz.

Bebeklerde karınlarını doyurduktan sonra tokken bir miktar kusma ve kusarken de ağlama olayı görülebilir. Bu normal bir durumdur. Yeni doğan bebekler her anne sütünden sonra sarı bir şekilde geri çıkarabilir aldığı sütü. Buda gayet normal bir olaydır ve endişelenilmemesi gerekmektedir.

Bebeklerde ağlamanın bir başka nedeni ise ilk başlarda bahsetiğim gibi ilgisizlikte olabilir. Bebekler ilgisizliği hissettikleri zaman öfkeyle ağlarlar. Öfkenin yanı sıra korkma gürültü ve anne babanın rahatsızlık durumlarından bile ağlayabilmektedirler. Bu gibi sebeplerden dolayı ağlayan çocuklara yapılacak en iyi şey yanınızda olduğunu hissettirmek ve sıcak bir öpücük olabilir.

Genel olarak bebeğinizin ağlamasının normal bir olay olduğunu söyledik ama ağlama nöbetlerine karşıda dikkatli olmanızı öneririm. Nedir bu ağlama nöbeti? Çocuğunuz uzun bir süre(2 saat veya daha fazla) ağlıyorsa ve bu ağlama olayını günde en az 2 defa yapıyorsa mutlaka bir doktora gösterin. Önemli birşey olabilir…

Bebekler Nasıl Yıkanmalıdır, Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bebeklerin bağışıklık sistemi zayıftır. Bunun içinde başta temizlik olmak üzere bazı şeylere dikkat edilmedir. Bazı bebeklerde banyo olayı tam bir eziyet haline gelirken bazıları ise suyu sever ve çıkmaz istemezler. Banyoyu zevkli hale getirmek aslında sizin elinizde olan bir şey dir.

Bebekler narin yapıda oldukları için çok kolay üşümektedirler ve ısı kaybettiklerinde hastalanma riskleri yüksektir. Bu yüzden banyo süresini maksimum olarak 10 dakika olarak tutmalıyız. Banyo suyunun sıcaklığı ise en az 18 derece ve en fazla 23 derece olarak ayarlamalıyız. Daha az veya daha fazla sıcaklıktaki su bebeğinize ilerleyen dakikalarda zarar verebilir. Suyun sıcaklığına ilk olarak kendiniz bakmadan çocuğunuzu yıkamaya başlamayın. Emin olduktan sonra bebeğinizi küvete ya da leğene oturtabilirsiniz. Eğer sert bir zemin varsa bebeğinizin cildinin direk yere temasını engellemek için zemine bir havlu koymanız sizin yararınıza olur.

Bebeğinizi yıkarken başının ve özellikle kulaklarının suya temasından kaçının. Eğer kulağa su kaçırılırsa çocuğunuz ciddi derecede rahatsız olacaktır. Banyoyu yavaşça ovalayarak masaj şeklinde yapın. En son başını yıkamayı kesinlikle unutmayınız. Bu olay bebeğinizin en az derecede üşümesini sağlayacaktır. Yıkadından sonra bebeğinizi giydirmeden önce iyice havluyla durulayın. Hatta ilk kurulamadan sonra başka bir kuru havluya sarmanız ve bir iki dakika beklemeniz çocuğunuzun daha az üşümesine ve hastalık riskini en aza indirmesinde etkili olacaktır. Çocuğunuzu giydirdikten sonra uyutmanız ise onu tamamen rahatlatacaktır.

Çocuklarda Kulak Enfeksiyonu Ve Basit Çözümler

Çocuklarda ara ara görülen kulak ağrıları ve kulak enfeksiyonları gerek ebeveynlerin gerekse de çocukların canını sıkmaktadır. Çocuklar yaşadıkları acıdan anne baba ise çocuklarının bu durumu karşısında kötü duruma düşerler. Şimdi size söyleyeceğimiz bir kaç küçük yolla bu kulak enfeksiyonlarından basitçe kurtulabilirsiniz.

Büyükçe bir kaba kaynar suyu koyun. Kap kesinlikle plastik olmamalıdır. İçine okaliptüs veya lavanta yağı damlatın. 3-4 damlayı geçmemesine dikkat edin. Daha sonra çocuğunuzun kulağına bu suyun buharına uzaktan temas ettirin. Enfeksiyonun ve sorunun azaldığını göreceksiniz.

Yarım bardak suyu karanfil ile kaynatın. Daha sonra gazlı bir bezi bu suya batırın ve cocugunuzun kulağına koyun. Sakın içe doğru ittirmeyin bu bezi! Buradaki esas amaç enfeksiyonun çekilmesi olayıdır. Bez durduğu yerden enfeksiyonu çekecektir.

Halk arasında kompres olarak bilinen tabirde işe yarayan bir olaydır. Bir beze sıcak su damlatarak kulağa koyun. Sıcak bez enfeksiyonu çekecektir. Bunu her enfeksiyonda defalarca uygulayabilirsiniz.

İlginçtir ama biberonla beslenen çocuklarda emme yoluyla beslenen çocuklara göre daha fazla kulak enfeksiyonuna kapıldığı görülmüştür. Çocuğunuzun kulak enfeksiyonuna kapıldığını fark ettiğinizde 3-4 damla emmesi sonucunda enfeksiyonda azalmanın olacağı biliniyor.

Tabikide bunların hepsi hastalığı geçirici şeyler değil tamamiyle azaltıcı etkenlerdir. En güvenli yol doktora başvurmak ve doktorun vereceği ilaçları veya damlaları harfiyen uygulamaktır.

Bebeklerde Uyku Düzeni Nasıl Olmalı?

Çocuklarda gelişimi sağlayan en önemli faktör hiç kuşkusuz uykudur. Bebeklerin gelişimi büyük bir çoğunlukla uyku durumunda gerçekleşmektedir. Uyku beyin ve vücut gelişimini etkileyen en önemli faktördür. Büyüme hormonları en çok uyku esnasında salgılanmaktadır. Uykusuzluk problemi yaşayan çocukların vücut ve beyin gelişiminde sıkıntı çektikleri kanıtlanmış bir olaydır. Yeni doğan bir bebeğin beyni erişkin bir insan beyninin yüzde otuzu kadar olup zamanla uykunun getirdiği büyüme hormonuyla beynin çalışma oranı ve büyüklüğü de değişmektedir.

Birinci ayındaki bir bebek günde ortalama 16 saat uyumaktadır. Bu uyku süresince ise en az 5 kez uyanmaktadır. Uykunun bölünmesi olayı çocuğunuzun 6.aya gelmesine kadar devam etmektedir. Bu süreden sonra çocuğunuz kesintisiz uykuya başlar ve uykusu bölünmeden uyuyup uyanır. Uyku süresi her bebeğe göre değişen bir olaydır. Bazı çocuklar günde 20 saate kadar uyuyabiliyorken bazı bebeklerde bu saat 8 saate kadar düşebilir.

Bebeğinizin rahat uyuması için neşeli ve sakinse uyutmayı deneyin. Sırt üstü uyuyan çocuklar daha rahat ve daha zinde olmaktadırlar. Bunun yanısıra bebeğinizi 6.ayına kadar yanınızda uyutmaya yanınızda yatırmaya özen gösterin. Bu aydan sonra odasını ayırabilirsiniz. Bebeğiniz az uyuyorsa horlama ve sık sık uyanma problemleri varsa bir doktora gösterin. 1.5 yaşından sonra bebeklerinizin gündüz uykusunu tek sefere düşürün. 2 yaşından sonra ise günde bir kez ve 1 saat gibi bir süreye bölerseniz sizin ve çocuğunuzun yararına olur

Sağlıklı Bir Bebek Nasıl Olmalıdır ?

Yeni doğan bir çocuğun sağlıklı olduğunu anlayıp anlamamanın birkaç yolu vardır. Bunlara değinmek istiyorum bu yazımda. Hepimizin dikkatini çekmiştir aslında ilk söyleyeceğim olay: Yeni doğan bir çocuğun kafası oldukça büyüktür. Bu normal bir durumdur. Yetişkin bir insanın kafası vücudunun sekizde biri iken yeni doğan bir çocuğun vücudunun dörtte biri oranlarındadır. Kafanın büyük olması dolayısıyla yüzünün şiş olmasına da yol açar.

Henüz yüz yapısı tam olarak gelişmediği için çene kemiği de ufaktır. Varlığını zor hissedersiniz. Ortalama üç ve üç buçuk kilogram civarlarında bir ağırlığı olmalıdır çocuğun. Boy ise kırk beş ve elli santimetre aralığında ise idealdir. Eğer ki çocuğunuzda bu özellikler veya bu özelliklere yakın özellikler bulunuyorsa çocuğunuzun sağlıklı olduğu kanısına varabilirsiniz.

Çocuğunuzun sağlıklı olarak doğması birazda annesinin elinde olan bir olaydır ve bu unutulmamalıdır. Çocuğunuz karnınızdayken beslenmesi ve gelişimi tamamiyle size bağlıdır. Sağlıklı bir annenin sağlıklı bir çocuğu olur. Hamile iken annenin kendine dikkat etmesi ve iyi beslenmesi gereklidir. Kırmızı et balık ve tavuk gibi yiyecekler B vitamini içerdiğinden dolayı hamilelikte mutlaka tüketilmesi gerekir. Bunun yanında C vitamini içermesinden dolayı turunçgiller ve diğer meyvelerde bolca tüketilmelidir. Bunun yanı sıra baklagillerdende gerekli olan folik asit alınmalıdır. Çocuğunuzun sağlıklı bir şekilde dünyaya gelmesi sizin elinizdedir.

Çocuklarda Ateşin Yükselmesi ve Yapılması Gerekenler

Henüz yeni doğan bir çocuğun bağışıklık sistemi olgunlaşmadığı için çok sık ateşlenme vakaları görülebilir. Çocuklardaki ateş çıkması olayının sebebi su eksikliği bile olabilir. Ateş düştüğü gibi hemen inebilir. Bu tamamen çocuğunuzun bünyesiyle alakalı bir olaydır. Bunun yanında aşırı beslenme sonrasında vücut proteinleri yakamadığı için ateş olarak bünyede etkisini gösterebilir.

Ateş durumu olağan bir durum olduğu gibi yüksek ateş ise daha tehlikeli bir durumdur. Çocukta kalıcı ve geçici etkiler bırakabilmektedir. Bu etkilerden bazıları iştahsızlık yorgunluk baş ağrısı ve uykuda düzensizlik gibi bazı sorunlardır.
Çocukların ateşinin olup olmadığını varsa da kaç derece olduğunun anlamanın en iyi yolu makattan ölçüm yapmaktır. Büyüme çağındaki çocuklarda ise ağız ve koltuk altı ateş almak için idealdir.

Eğer ki çocuğunuzda ateş seviyesi gereğinden fazlaysa aşağıdaki işlemleri yapmanızı öneririz…
1-Yüksek ateş durumunda mutlaka doktora danışın.
2-Yüksek ateş durumu mevcutsa çocuğun üstündeki fazla giysiler çıkarılmalı gerekirse tamamen çıkartılmalıdır.
3-Sirkeli su veya soğuk su ile ıslatılan bir bezle çocuğun vücudu silinmelidir.
4-Tekrar hatırlatalım mutlaka doktora başvurun…

Bebeklerde İlk Ay ve İlk Ay Gelişimi

Bebeğiniz gözlerini dünyaya açtığı ilk andan itibaren bir şeyler öğrenme isteğiyle doludur. Etrafındaki her şey ona ilgi çekici gelmektedir. Günün büyük bir kısmını uyuyarak geçirmelerine rağmen bu ilk ayda öğrendikleri şey oldukça fazladır bebeklerde. İlk ay bebeklerin neler yapabileceklerine değinelim.

– Çocukların ilk yaptıkları hareket başlarılını kaldırmaktır. Bu hareketlerini el ve kollarını kullanabildikleri fark etmeleri ve en son ayaklarını kullanabildiklerini anlaması izlemektedir.

– Bebekler yakınlarındaki cisimleri net olarak görebilmektedirler. Yani duyu organları yavaş yavaş çalışmaya başlamıştır; kokuları fark ederler ve insan sesini diğer canlıların ve cansızların seslerinden ayırt edebilirler.
– Eller ilk ay oldukça yumuktur. Hafifçe bir açıklık dikkatinizi çekebilir.
– İlk ayda hapşırma ve hıçkırık olayları oldukça sık görülebilir bu gayet doğal bir olaydır paniklemeyin.
– Bebeğinizle bu ay oldukça sık konuşmaya çalışın. Ağzınızdan çıkan her lafı dinlediğini unutmayın.
– İlk ay çok sık banyo yaptırmanıza gerek yoktur.
– İlk ay içerisinde hepatit B aşısının iki dozunu yaptırmayı unutmayın.

Eşlerimizi Biraz Zorluyor Muyuz?

İlişkilerimiz de her zaman sorunlar olur. Bu sorunlar genelde ufak problemlerdir ve kısa süre içerisinde çözüme kavuşur. Fakat bazı durumlarda bu ufak problemler bir anda büyük bir sorun haline gelebilir ve çözümü mümkün olmaz. Sonuç olarak ise ilişkide çok ciddi sorunlar oluşmaya başlar, bir noktadan sonra ayrılık dahi söz konusu olabilir. Peki, bu tür küçük sorunlar karşısında siz hiç eşinizi zorladığınızı düşünüyor musunuz? Yoksa çoğu Türk kadını gibi sorunun karşı tarafta olduğunu düşünerek tüm problemin içinden sıyrılıyor musunuz? Eğer böyle yapıyorsanız bu tür sorunların ilişkiniz de hiç bitmeyeceğini açıkça söyleyebiliriz.

İlk olarak sorunların karşılıklı oluştuğunun farkına varmalıyız. Eğer bir ilişkide sorun varsa, bu sorunun her iki tarafın yüzünden olduğunu yani bizimde sorunlarımızın olduğunu bilmeliyiz. Özellikle de kadınların eşlerini ne kadar zorladığını hepimiz iyi kötü biliyoruz. Bir çok kadın kendisinin de suçu olduğunu bilmesine rağmen bu sorunu çözmek adına hareket etmez. Daha çok eşinin üstüne gider, tüm sorunun onun yüzünden oluştuğunu düşünerek hareket eder. Böyle olunca da bir noktadan sonra eşlerimizin bize karşı yaklaşımı da daha farklı ve anlayışsız olur. Çünkü biz onları zorluyor, onların tüm adımları atmasını istiyoruz. Bazen kadın olarak herhangi bir sorun durumunda ilk adımı bizim atmamız gerekebilir. Eğer bu şekilde doğru düşünebilirsek, eşlerimize karşı daha anlayışlı bir partner olarak görünürüz. Bu durumda ise emin olun onlar suçsuz olduklarını bilseler dahi sırf bizim anlayışlı yaklaşımımız yüzünden bize daha farklı yaklaşırlar, daha çözüm odaklı hareket ederler.

Ciddi Durumlarda İlişki Terapistlerine Başvurmak

Bazen eşlerimizi çok fazla zorlayabiliyor ve ciddi sorunların oluşmasına neden olabiliyoruz. Eğer sizinde ilişkiniz de bu şekilde bir sorun söz konusu oldu ise ve tam olarak ne yapacağınızı bilmiyorsanız mutlaka profesyonel bir destek almak için gayret gösterin. Zira bazı durumlarda çıkmazları sona erdirmek için bu konularda deneyimli bir uzmandan destek almak büyük önem arz edecektir. Üstelik bu tür uzman destekleri eşiniz ile katılacağınız terapiler halinde olacağı için aranızda ki ilişkinin de daha üst bir boyuta taşınması mümkün olacaktır. Alacağınız ufak bir terapi süreci hem sorunları önlemenize, hem de daha iyi bir çift olmanıza büyük oranda yardımcı olacaktır.

Bizim önerimiz her zaman anlayışlı olmanız ve bilinçli bir şekilde eşinize yaklaşmanız yönündedir. Eğer ortada bir sorun varsa ki genelde vardır. Bu tür sorunlarda “acaba benimde suçum var mı? Acaba ben nerede yanlış yaptım?” Şeklinde soruları kendinize sorarak ilerlemeye gayret edin. Böylelikle bir çok sorunu önlemek ve sorunlara bakış açınızı daha anlayışlı bir yapıya taşımak mümkün hale gelecektir. Aksi halde unutmayınız ki her zaman ciddi bir çıkmazın içinde kalırsınız anlayışsız ve zorlayıcı, tek taraflı yaklaşmanız durumunda.

Çocuklarınız Varsa İki Kat Dikkatli Düşünmelisiniz

Eğer bir ilişkide çocuklar varsa, hatayı arama konusunda iki kat daha dikkatli hareket etmelisiniz. Hatta öncelikle kendinizi sorgulamanız ve sorunları eşinize atmak, eşinizi zorlamak yerine sorunları daha hızlı bir şekilde çözmek için hareket etmeniz gerekir. Ancak bu şekilde çocuklarınıza sorunları yansıtmadan daha hızlı bir şekilde çözmeniz mümkün hale gelecektir. Eğer aksi şekilde hareket ederseniz, bir çok sorunu doğurmuş olursunuz ve bu sorunlar aile içerisin de çocuklarınızı da zorlayıcı bir hale gelir. Çocuklarınızın böyle bir ortamda kalması ve bu tür sorunların sıkça yaşanması ise onları eğitim hayatından, özel hayatlarına kadar olumsuz olarak etkileyecektir.

Exit mobile version